25 Kasım 2016
Sayı: KB 2016/44

Ekonomik-sosyal kriz derinleşiyor
Gericiliğe rıza göstermiyor, direnişi seçiyoruz!
Yeni KHK’lar: Saldırı ve baskı paketleri!
Kürt halkına yönelik saldırılar sürüyor
Grev hakkına saldırıya OHAL kılıfı
Ne diplomasi, ne yargı: Tek yol direniş!
Her açıdan zor bir yıla giriyoruz
Petro-kimya sektöründe meslek hastalıkları
Düzenin çarkı işçi kanıyla dönüyor!
Şirvan’dan yansıyan katliam düzeni
Düzenin çok yönlü bunalımı ve devrim seçeneği
TKİP’nin 18. kuruluş yıldönümü etkinliği gerçekleşti
Ekim Devrimi aynasında yayınların önemi
Kapitalist dünya ekonomisinde kriz dinamikleri büyüyor
Emperyalist saldırganlıkta yeni bir döneme doğru
Marakeş Konferansı: Çevre tekellerin insafında!
Gençlik devrime, mücadeleye!
Üniversitelerde baskılar artıyor
“Direnişi seçiyoruz!”
Cumartesi Anneleri Hayrettin Eren’in akıbetini sordu
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Emperyalist saldırganlıkta yeni bir döneme doğru

 

Trump’ın ABD başkanlık yarışını kazanması en çok savaş yanlısı petrol ve silah tekellerini sevindirdi. Yeni bir paylaşım savaşı için hummalı bir hazırlık yapan bu aç gözlü tekeller, kimi dünya ve ABD medyasının Trump aleyhtarı propagandalarına aldırış dahi etmiyorlar. Onlar, Trump’ın bir an önce kabinesini oluşturmasını ve harekete geçmesini istiyorlar.

Trump’un kabinesi ve çağrıştırdıkları

“Karanlık iyidir” sözleri ile ünlenen, faşizmin ABD’deki temsilcisi Steve Bannan, Trump’ın başdanışmanı olarak göreve başlayacak. Uluslararası katliamların, işgallerin, kirli ve kanlı savaşların planlayıcısı ve merkezi CIA’in başına ise Mike Pompeo getiriliyor. Regan döneminde ırkçı görüş ve icraatları ile ünlenen ve yeri geldiğinde açık açık Ku Klux Klan adlı ünlü ırkçı cinayet örgütünü savunan Jeff Sessions da adalet bakanı olacak. Trump’ın ekibinde en dikkat çeken isim ise “İslam karşıtlığı” ile ünlenen, her zaman ırkçı-faşist çevrelerle ilişkisi olan, her daim ABD istihbarat örgütleri ile mesai yapan Michael Fliynn adlı general eskisidir. Bitmedi, dahası da var. Trump’un ve kabinesinin esasını oluşturan “Mahşerin Dört Atlısı”nın arkasında çok daha karanlık ve acımasız biri var; İslami kökenli herkesi peşinen “terörist” olarak gören Michael Ledeen.

Trump, Ledeen, Fliynn, Pompeo ve Jeff Sessions; takım tamam. Böylece kabine tamamlanmış oluyor.

Dünyamızı çok daha karanlık bir gelecek bekliyor

İçinde bulunduğumuz dönem, komünistlerin erken bir tarihte yaptıkları bir tanımla “bunalımlar, savaşlar ve devrimler dönemidir.” Kapitalist-emperyalizm boylu boyunca içinde debelendiği çok yönlü ve aynı zamanda yapısal olan bunalımını aşamıyor. Sürekli olarak yeni krizler ve bundan çıkışın çaresi olarak gördüğü savaşlar üretiyor. Burjuva ideologların ve ruhunu emperyalizme satan yeni dönem liberallerinin iddialarının tersine; insanlık geçmiştekilerden de büyük acılara ve yıkımlara yol açacağı kesin olan yeni bir emperyalist paylaşım savaşına sürükleniyor.

Emperyalist savaş ve saldırganlığın yanı sıra; Türkiye ve Ortadoğu ülkelerinde gerici dinci akımların, ABD ve Avrupa gibi gelişmiş ülkelerde ise neo-faşist akımların öne çıkması ve önemli bir toplumsal destek kazanması, polis devleti uygulamalarının yaygınlaşması, tüm korkunçluğuyla Gestapo ruhunun yeniden günlük yaşama sinmesi, içinde bulunduğumuz dönemi karakterize ediyor.

Son söz yerine

Hitler, Goebbels, Göring, DR. Mengele, Mussoluni ve Franco’lar yeniden üretiliyor. Hızla hazırlanıp, kabalığına bakılmadan iş başına getiriliyor.

ABD’nin İkinci Emperyalist Paylaşım Savaşı'nın hemen ardından yaptığı icraatlardan biri de Hitlercileri koruyup kollamak oldu. En azılı işkencecileri, asker-sivil uzman şahsiyetleri, yetenekli bürokratları vb. adeta toptan ihraç etti. Kaçırıp, bir süre gizledi. Belirli bir sınamadan geçirdi. Artık emin olunca da, deneyimlerinden yararlanmak üzere her düzeyde görev verdi. Görünen o ki, şimdi bunun meyvelerini topluyorlar.

ABD’nin “yeni yüzü” ırkçı-faşist Trump ve şimdiden belli olan kabinesi de, bu sürecin dolaysız bir sonucu olarak ABD ve dünya halklarının başına musallat olmuş bulunuyor.

 

 

 

 

İşçi ve emekçiler hakları için grev ve eylemleri sürdürüyor

 

Malezya’da yolsuzluk eylemleri

Malezya’da Temiz Seçimler (Bersih) adlı grubun çağrısıyla yaklaşık on bin kişinin katılımıyla hükümet protesto edildi. Başkent Kuala Lumpur’daki eylemde kentin en işlek caddelerinden biri olan Ampang trafiğe kapatılarak oturma eylemi yapıldı. Hükümetin ekonomi politikalarına tepki gösteren ve başbakanın istifasını isteyen kitleler geçtiğimiz yıl ayyuka çıkan yolsuzluğu protesto etti. Hükümet protestoyu yasaklarken, polis protestonun gerçekleştirilmesini bahane ederek Bersih sözcülerinin de aralarında bulunduğu 10 kişiyi gözaltına aldı.

Lufthansa’da grev

Alman Pilot Sendikası Cockpit ile Alman hava yolu şirketi Lufthansa arasında süren toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine pilotlar 23 ve 24 Kasım’da greve çıktılar.

TİS görüşmelerinde anlaşmanın kilitlendiği temel konu Lufthansa Kargo ve Lufthansa’nın kardeş şirketi Germanwings’te çalışan yaklaşık 5 bin 400 pilota istenen zammın şirket tarafından kabul edilmemesi. Ayrıca emeklilik maaşı ve erken emeklilik konularında da anlaşma sağlanamadığı belirtildi. Sendika, yıllık ortalama yüzde 3.66 zam talep ettiklerini, Lufthansa patronlarının ise yüzde 2.5 teklif ettiğini belirtti. Geçtiğimiz 5 yıl içerisinde Lufthansa milyarlarca avro kâr ederken, pilotlar geriye dönük haklarını da talep ediyor. Grev Lufthansa bünyesinde TİS uyuşmazlığından kaynaklı yapılan 14. grev oldu. 23 Kasım günü yaklaşık 900 uçuşun iptal edildiği ve 100 bin yolcunun grevden etkilendiği ifade edildi. Grev ertelemesi için Hessen eyalet mahkemesine başvuran Lufthansa’nın talebi de reddedildi.

Arjantin’de sefalete karşı yüz binler sokakta

Arjantin’de Macri hükümetinin sosyal yıkım saldırılarına karşı protesto dalgası büyüyor. Bir yıl önce iş başına gelen Macri hükümeti döneminde de yüksek enflasyon hız kesmeyerek devam etti, yoksulluk daha da derinleşti. Buenos Aires’te yapılan eyleme katılan 200 bin eylemci açlık sınırında yaşam mücadelesi veren çok yoksullar ve çocuklar için ‘acil durum’ ilan edilerek bir an önce sosyal önlemlerin alınmasını istediler.

“Rüşvetçi bakan defolsun!”

Güney Kore’de yolsuzluklara karşı başlayan protesto dalgası güçlenerek devam ediyor. Yaklaşık 1 aydır süren protesto eylemlerinde yolsuzluklara bulaşan devlet başkanı Park Geun-hye’nin istifası isteniyor. Soruşturmayı sürdüren savcılık, Devlet Başkanı Park’ın rüşvet olayına ‘önemli ölçüde’ müdahil olduğunu belirtiyor. 19 Kasım günü ülke çapında yaygın olarak yapılan protesto eylemlerine bir milyondan fazla insanın katıldığı bildirilirken, başkent Seul’de yapılan protesto eylemine 500 binden fazla kişinin katıldığı belirtiliyor. Emekçiler “rüşvetçi başkanın defolmasını” istiyor.

Brezilya’da eylemler

Kemer sıkma uygulamalarını hayata geçirmeyi hedefleyen Brezilya’da kamu emekçileri başta olmak üzere emekçiler devletin saldırı hazırlıklarına karşı eylemlerini sürdürüyor. Rio de Janerio kentinde bulunan devlet kurumlarına ait binaların bir kısmının önünde bir araya gelen emekçiler kölelik uygulamalarını protesto etti. Temsilciler meclisindeki protestoya bazı polislerin de katıldığı bildirildi.


 
§