1 Temmuz 2016
Sayı: KB 2016/25

Katil sermaye devleti ve dinci-gerici AKP iktidarıdır!
Gericiliğe karşı devrimci direnişin toplumsal dayanağı işçi sınıfıdır!
Türkiye-İsrail anlaşması; dinci gericilikle ırkçı-Siyonizm aynı safta!
AB kapısı, Türkiye ve sahte umutlar
Atatürk Havalimanı’nda bombalı saldırı
Sermaye baronları teftişte!
“Birlik olursak kazanırız, bölünürsek yok oluruz!”
Soma AŞ ile sendika işçilerin tazminatlarını geciktiriyor
MİB MYK Haziran Ayı Toplantısı Sonuç Bildirgesi
İSDEMİR’de neler oluyor?
Emperyalistler arası hegemonya kavgasında yeni bir dönemeç
Fransa’daki sınıf ve kitle hareketinin anlamı, etkileri ve geleceği
Brexit: ‘AB hülyası’na ağır darbe
Metal Fırtına ve Çerkezköy B/S/H/ deneyimi
Derby Lastik Fabrikası işgali deneyimi ışığında...
Georgi Dimitrov sosyalizm mücadelesinde yaşıyor!
Gençlik mücadelesinde üniversiteler
Eğitimde dinci gericiliğin geldiği nokta
Sivas Katliamı’nın 23. yıldönümü
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Atatürk Havalimanı’nda bombalı saldırı

 

İstanbul’daki Atatürk Havalimanı’nda 28 Haziran akşam saatlerinde patlama meydana geldi.

Havalimanının dış hatlar terminalinde iki patlama olurken, olay yerinin polis tarafından güvenlik çemberine alındığı ve çok sayıda ambulans gönderildiği belirtildi.

Havalimanında olduğunu belirten tanıklar, silahlı saldırının ardından iki canlı bombanın kendini patlattığını söyledi. İstanbul Valiliği ertesi gün yaptığı açıklamada 41 kişinin hayatını kaybettiğini, 239 kişinin yaralandığını söyledi.

Yine yayın yasağı

Saldırının sorumlusu dinci iktidar, bir kez daha ilk iş olarak olaya ilişkin yayın yasağı getirdi. Bilgi ve İletişim Teknolojileri Kurumu da (BTK), havalimanındaki saldırıya ilişkin açıklama yaparak, olayla ilgili ‘kasıtlı’ paylaşımlarda bulunanları ‘yasal sorumluluklarının bulunduğu’ konusunda “uyardı.”

Associated Press (AP) ise üst düzey bir Türk yetkilisine dayandırdığı haberinde katliamı IŞİD’in üstlendiğini duyurdu. Başbakanlık tarafından yapılan açıklamada da “İlk emareler IŞİD örgütünü işaret etmektedir” ifadelerine yer verildi.

BDSP: Havalimanındaki katliamın faili sermaye devleti

Katliamla ilgili açıklama yapan Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu (BDSP), “Bu saldırının sorumlusu Ortadoğu’da üç kuruşluk siyasi rant için emperyalistlerle birlikte savaş rüzgarları estiren Türk sermaye devletidir.” dedi. BDSP’nin 28 Haziran tarihli açıklamasında şu ifadelere yer verildi.: “Saldırıyı kimin gerçekleştirdiğine dair henüz bir bilgi yok. Kim gerçekleştirmiş olursa olsun, bunun emekçi halklara karşı gerçekleştirilmiş bir saldırı olduğu açıktır. Buna karşın, asıl vurgulanması gereken nokta, saldırının ve akan kanların sorumlusunun Türk sermaye devleti ve onun dümenindeki dinci-gerici AKP iktidarı olduğudur.

Evet, bu saldırının sorumlusu Ortadoğu’da üç kuruşluk siyasi rant için emperyalistlerle birlikte savaş rüzgarları estiren Türk sermaye devletidir. Sorumlu, içte ve dışta savaş ve saldırganlık pozisyonu alan, gerici-sefil çıkarları uğruna yüzlerce insanın kanını akıtmaktan çekinmeyen siyasi iktidardır. TIR’lar dolusu silahla, her türden lojistik-askeri-mali destekle dinci çeteleri besleyip halkların başına bela eden emperyalistler ve sadık uşağı AKP iktidarıdır.

Bu nedenle, olayda güvenlik zafiyeti aramak, kamusal alanların yeterince korunamadığını söylemek nafiledir.

Şimdi yükseltilmesi gereken ses, kirli ve kanlı savaş iktidarının alaşağı edilmesi gerektiğidir. Fabrikalarda, meydanlarda, yaşamın her alanında emekçilerin kanını döken bu köhnemiş barbarlık düzeninin yıkılması gerektiği haykırılmalıdır.

Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu (BDSP) olarak, tüm işçi ve emekçileri, saldırıların hesabını sormak ve bu katliam düzenine son vermek için devrim mücadelesini büyütmeye çağırıyoruz.”

 

 

 

 

Havalimanı saldırısına Adana’da protesto

 

İstanbul Atatürk Havalimanı’nda yapılan bombalı saldırıya ilişkin 29 Haziran’da Adana Emek ve Demokrasi Güçleri Yaşar Kemal Kültür Merkezi Barış Anıtı önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Saat 12.30’da gerçekleştirilen açıklamayı kurumlar adına Adana Baro Başkanı Mengücek Gazi Çıtırık yaptı.

“İnsanlarımızın öldürülmesine seyirci kalmayacağız!” denilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:

Hükümetlerin, IŞİD ve benzeri cihatçı örgütleri besleyen politikalarının bedelini tüm insanlık ödemektedir. Ege Denizi’nde can veren Aylan bebeklerden, Lübnan’da, Nijerya’da, Kobanê’de, Reyhanlı’da, Suruç’ta, Şengal’de, Lazkiye’de, Ankara’da, Paris’te ve son olarak İstanbul’da katledilen yüzlerce insanın vebali bu insanlıktan çıkmış vahşi politikaları uygulayan egemenlerin üzerindedir.

Bizim ülkemizdeki vebali ise, iktidarını tahkim etmek ve baskıcı/otoriter bir rejim kurmak için savaş ve çatışmalardan medet uman, içeride ve dışarıda savaş konseptini tırmandırmaya devam eden AKP iktidarının boynunadır.”

 

 

 

 

MLKP'li Çağdaş şehit düştü

 

IŞİD çetelerine karşı yürütülen Mınbic operasyonunda Marksist Leninist Komünist Parti (MLKP) savaşçısı Sevda Çağdaş’ın (Raperin Dicle) şehit düştüğü açıklandı.

Çağdaş’ın şehit düşmesiyle ilgili olarak MLKP Rojava Örgütü tarafından yapılan açıklamada Çağdaş’ın daha önce gözaltılar ve tutuklamalar yaşadığı, 6-8 Ekim Kobanê’ye destek eylemleri sırasında silahlı saldırıda yaralandığı, bir yıl önce Rojava’ya geldiği ve çeşitli cephelerde savaştığı anlatıldı.

 

 

 


Polis Yürüyüş muhabirini vurdu

 

27 Haziran günü İstanbul Gazi Mahallesi’nde Baraj Yol gecekondu bölgesinde iki sivil polis aracı, içinde Yürüyüş dergisi muhabiri Ebru Yeşilırmak ve Gazi Temel Haklar Derneği çalışanı Gökhan Yıldırım’ın bulunduğu aracı sıkıştırmaya çalıştı.

İçinde bulundukları aracın tekerinin patlaması üzerine araçtan inen Yeşilırmak ve Yıldırım, polis kurşunlarının hedefi oldu. Aracı tarayan polis, Yürüyüş dergisi muhabiri Ebru Yeşilırmak’ı sırtından vururken, Yıldırım da parmağından yaralandı.

Saldırının ardından Yeşilırmak, yaralı halde bulunduğu evden ters kelepçeyle ve ağzı kapatılarak gözaltına alındı. Yeşilırmak’ın ambulansla Cerrahpaşa Hastanesi’ne götürüldüğü öğrenildi.

 

 

 


Görüntüler polisleri yalanladı

 

20 Şubat 2016 tarihinde polisin İstanbul Küçükarmutlu’da öldürdüğü Yılmaz Öztürk isimli gencin, vurulma anına ilişkin görüntüler ortaya çıktı. Dava dosyasına giren karakol ve zırhlı araç görüntülerinde, Öztürk’ün karakola herhangi bir saldırıya katılmadığı anlaşılıyor. Polis, Öztürk’ü karakoldan yüzlerce metre uzakta evine giderken sırtından vurmuş, yanına da “delil” olarak Yürüyüş dergisi bırakmıştı. Katil polis Y.H. hakkında ise 12 yıldan 16 yıla kadar hapis istemiyle dava açılmıştı.

İddianamede, Öztürk’ün sakin şekilde evine yürüdüğü, üzerinden silah veya patlayıcı çıkmadığı, suç kaydının olmadığı anlatılmıştı.

 
§