25 Eylül 2009
Sayı: SİKB 2009/37

  Kızıl Bayrak'tan
  İç ve dış politika arasındaki
ayrımlar silikleşirken
  Havuç ve sopa politikaları eşliğinde “Kürt açılımı”
Tayyip Erdoğan’ın ABD ziyareti.
Sermaye devleti Kürt sorununda inkar ve imhaya dayalı resmi çizgisine devam ediyor…
IMF-DB imzalı Sağlıkta Dönüşüm Programı’na hayır...
  Münevver Karabulut
cinayetinde polis himayesi.
  “İşçilerin Birliği Halkların
Kardeşliği Şenliği” gerçekleştirildi!
  Katil Pameks’e patron desteği..
  Kent A.Ş. işçilerinin
Ankara yürüyüşü sürüyor
  İşçi ve emekçi hareketinden..
  İMF-DB karşıtı eylemler.
  Kürt ulusal sorunu üzerine değerlendirmelerden seçmeler...
Demokrasi mücadelesi ve Kürt sorunu-3 H. Fırat
  11. Uluslararası İstanbul Bienali devrimci değerlerin içini boşaltmak,
Marksizm’i ehlileştirmek için
Brecht’e saldırıyor
  Daha güçlü bir
komünist gençlik örgütü için ileri!
  Eğitim-Sen’den rapor...
Dönem yeni, sorunlar eski!
  Hasta tutsaklar için eylemler sürüyor!
  İsrail’in Gazze’de savaş suçu işlediği
BM raporuyla da belgelendi!!
  Barack Obama, Abbas-Netanyahu ikilisini buluşturdu
  Ekvador yönetimi ABD ordusunu
Manta Üssü’nden çıkarıyor!
  Dünyadan işçi ve emekçi hareketi..
  Yerel işçi bültenleri
mücadelenin sesi oluyor..
  “Açılım” açılmadan kapandı
  Sincan Kadın Hapishanesi’nden sınıf devrimcilerinden
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Başarılı bir kamp çalışması ile yeni döneme hazırlık...

Daha güçlü bir komünist gençlik örgütü için ileri!

Geçtiğimiz dönemi tamamlarken, yaptığımız değerlendirmeler doğrultusunda önümüze çok yönlü bir eğitim ve gelişim süreci koyduk. Yüzyüze olduğumuz zaaflı tabloyu kırmak, devrimci-partili yaşamı özümsemek noktasında mesafe alabilmek için öncelikli hedeflerimizi belirledik. Kadrosal gelişimi sağlamak hedefiyle ideolojik, politik ve örgütsel eğitim sürecini önümüze koyduk. Bir başlangıç adımı olarak “Daha güçlü bir komünist gençlik örgütü için ileri!” şiarlı bir kamp örgütledik.

Dönemin sonunda yaptığımız değerlendirme, “Genç komünistler, bu değerlendirmeler ışığında önümüzdeki sürece dönük müdahalelerini bütünlüklü bir biçimde hayata geçireceklerdir. Yeni dönemde gençlik içerisindeki devrimci önderlik boşluğunu doldurma iddiasıyla hareket edecekler, birleşik, kitlesel, devrimci bir gençlik hareketi ve örgütünü adım adım kavga içerisinde öreceklerdir” cümleleriyle bitmektedir. Gençlik hareketinin hep işaret ettiğimiz apolitizm ve örgütsüzlük gibi yapısal sorunları, gençlik gruplarının gençlik hareketine ilgisizliği, iddiasızlığı ve politikasızlığıyla birleşince kronikleşen sorunlara dönüşebilmektedir. Gençlik hareketinin bu verili koşullarında hareketin önderlik boşluğunu doldurma iddiası daha da önemli bir yerde durmaktadır. Bu iddiayı ete kemiğe büründürmek ise, “Gençlik içinde proletarya sosyalizminin/işçi sınıfı devrimciliğinin bayrağını yükseltmek, ideolojide, politikada, değerler sisteminde ve nihayet belirleyici bir alan olarak pratik mücadelede bunu layıkıyla temsil etmeyi başarabilmek”ten geçmektedir.

Bu noktada ideolojik ve politik eğitim, pratik mücadele alanındaki görevlerin yerine getirilmesi ve örgütlenme sorununun aşılması öncelikli hedeflerimizdendir.

Genç komünistlerin önlerinde duran en öncelikli sorun alanı ise, partisiyle bütünleşip devrimci değerlerini içselleştirmesidir. Partili kimlik; ideolojik kimlik, politik kimlik ve militan/direnişçi kimliğin bütünselliğinde şekillenmektedir. Gençlik hareketinin önderlik boşluğunu doldurma iddiasında olan biz genç komünistler, bunu başarabilmek için, hızla işçi sınıfının komünist partisinin kimliğine uygun bir kadrosal gelişmeye yaklaşabilmek durumundayız. Bu çerçevede komünist gençlik örgütünün ihtiyaçlarına yanıt verme amacıyla gerçekleştirdiğimiz kampımızın çok yönlü eğitim ihtiyacını giderme ve partili bilinci ilerletme gibi iki temel hedefi vardı. Elbette ki ideolojik, politik ve örgütsel eğitim bir devrimcinin yaşamı boyunca devam edecektir. Biz bu kampla birlikte “düşünen ve savaşan militanlar”a ulaşabilmenin bir adımını atmaya çalıştık. Kamp süreci boyunca yapılan sunumlarla, kampın iç işleyişi ve kolektif bilinçle beraber “düşünen ve savaşan militanlar” cümlesini temel dayanaklarına kavuşturmaya, içselleştirmeye çalıştık.

Yaşamını devrim ve sosyalizm davasına adama tercihinde bulunan her birey kendi içerisinde de devrimci bir süreci başlatmış olur. Düzenle olan tüm bağların yıkılması ve yeni bir kültür ve değerler sistemi edinme olarak tarif edebileceğimiz bu süreç, kendi içerisinde altüst oluşları barındırmaktadır ve hiçbir zaman bu altüst oluşlar tam anlamıyla tamamlanmış sayılmaz. Geleceği yaratma iddiasındaki bir partinin gençliği olmanın yükümlülüklerini bilince çıkarmalı, devrimin ihtiyaçlarını görerek yaşamlarımızı şekillendirmeliyiz. “Daha güçlü bir komünist gençlik örgütü için ileri!” şiarıyla gerçekleşen kampımız, bu ihtiyaçların ürünü olarak doğmuş ve sorunların çözümü noktasında gösterilen ısrarın somutlanması olmuştur.

Eksikliklerimizden öğrenerek yol yürüyoruz!

Kampımızı önceleyen aylarda ihtiyaçlar gözönüne alınarak bir dizi seminer başlığı belirlenmiştir. Bu başlıkların içeriği ve sıralanışları kendi içinde bir bütünselliği ifade etmektedir. Sunumların paylaşımında olabildiğince çok sayıda genç komünist görev aldı. Salt bir sunuma hazırlanmak bile kendi içinde bir eğitim sürecidir. Bu bilinçle yapılan paylaşım, ilk defa sunum yapacak yoldaşlarımıza da deneyim kazandırmış oldu. Ancak sunum paylaşımını yaygınlaştırmak, başlıkları bölerek görev dağılımını arttırmak yönlü tercihin bir sonucu olarak, sunuma hazırlanan yoldaşlarımızın bir araya gelmesi ve istenen düzeyde bir ön hazırlık süreci noktasında belli zorlanmalar yaşanmıştır.

Bu yönüyle kampımızın ön süreci istenilen başarıyı yakalayamamış, birtakım eksiklikler kendisini kamp sürecinde de göstermiştir. Sunum başlıklarına dair yerellerde ön eğitim süreçlerinin örülmemesi, sunumların ve tartışmaların ayrıntılanarak uzamasına neden olmuştur. Belirli yerellerde sunum ekseninde veya kampın başlıkları üzerinden eğitim çalışmaları hayata geçirilmiş olsa da sınırlı kalmıştır. Yaz döneminde pratik faaliyetin yoğunluğu, yoldaşlarımızın yaz döneminde sınıf çalışması alanında konumlanmaları gibi nedenler elbette eksikliğin bir nedenidir ancak asla bir bahanesi olamaz. Sonuçta ortaya çıkan tablo kampın ön sürecinin verimli bir biçimde kullanılmamış olduğudur.

Kamp sürecinde sunumlar ağırlıklı bir yer tutmuştur. Sunumlar için ayrılan süreler tartışma ihtiyacı nedeniyle sürekli uzamış, bu noktada planlamayı aksatabilmiştir. Gece geç saatlere kadar süren tartışmalar, uyku ve gündüz beraber geçirilecek saatlerden fedakarlık edilmesini gerektirmiştir. Genç komünistlerin iradesiyle kampın amacı doğrultusunda yapılan bu tercih nedeniyle kolektif yaşamı hayata geçirebileceğimiz saatlerimiz oldukça sınırlı kalmıştır. Bu yoğunluk doğal olarak zihinsel yorgunluk nedeniyle yer yer sunumların takip edilmesini de zorlaştırmıştır. Zaman sorunu nedeniyle sunum bazı başlıkları ise iptal edilmiştir. Bu başlıklar: Ortadoğu-İran, kadın sorunu, kriz ve kitle çalışmasının sorunlarıdır. Ayrıca yapılması planlanan şehit yoldaşlarımızın anması da gerçekleştirilememiştir.

Günün ağırlıklı bir bölümünü tartışmalarla geçiren genç komünistler, sunumlarda marksist tahlil yönteminin kavranması noktasında belirli bir yol katetmişlerdir. Tartışmalar bu yöntemle yapılmış, sunumlara ve tartışmalara müdahaleler bu eksende yapılmıştır. Özellikle partili kimlik üzerine yapılan sunum büyük ilgiye konu olmuş, anlamlı tartışmalar yaşanmıştır. Partili kimliğin içselleştirilmesi noktasında önemli bir yere sahip olan bu sunumda yoldaşlarımız kafalarındaki sorulara cevaplar bulabilmiş ve olumlu anlamda yeni soru işaretleri ortaya çıkabilmiştir. Elbette ki bu soru işaretleri partili kimliğin somutlanması üzerinedir ve ileriye doğru bir sıçrayışı içerisinde barındırmaktadır.

Kolektif yaşam kültürünü hayata geçirebilmek için de bir dizi anlamlı pratik sergilenmiştir. Her gece yapılan gün değerlendirmesi bir dizi küçük soruna anında müdahale etmeyi kolaylaştırmış, günlük işlerden nöbetlere dek ayrıntılı planlamalar yapılabilmiştir. Kampın ilk günlerinde planlamada bir dağınıklık yaşansa da devrimci bir müdahale ile bu sorun aşılmıştır. Sunum planlamaları da değerlendirme toplantılarında komün tarafından yapılmıştır. Eleştiri-öz eleştiri mekanizması bu toplantılarda hayat bulmuştur.

Ayrıca, kamp süreci boyunca iç illegalitenin gerekleri yerine getirilmiştir. Bu noktada, eski alışkanlıklardan arınmak yönlü bir müdahale olarak algılanıp gerekleri hayata geçirilmeye çalışılmıştır.

Kamp süreci boyunca yapılan sunumlar ve tartışmalar, konular üzerine araştırmaya sevk etmiştir.

Bir bütün olarak kampımız amacı doğrultusunda işlevini yerine getirmiştir. Bir dizi eksikliğe rağmen sağladığı başarıyla gelecek döneme anlamlı deneyimler bırakmıştır.

Kamptan aldığımız güçle daha da ileriye!

“Daha güçlü bir komünist gençlik örgütü için ileri!” şiarlı kampımız bize ideolojik-politik birikim noktasında yaşadığımız sorunları bir kez daha göstermiştir. Kampımız, işçi sınıfının komünist partisiyle genç komünistler arasındaki ideolojik birikim açısının kapanması ve politik yetkinliğe ulaşılması noktasında alınması gereken yolu ortaya koymuştur. Ön hazırlık süreciyle beraber kamp boyunca yapılan tartışmalar belli bir birikim yaratmış olsa da, yazımızın başında da belirttiğimiz gibi eğitim süreci, bununla birlikte partili kimliği içselleştirme süreci hep sürecektir.

İşçi sınıfının komünist partisinin çizgisini gençlik alanında var etmekten ve gençlik hareketindeki önderlik boşluğunu bu çizginin ışığında doldurmaktan söz ettiğimiz yerde, eğitim çalışmalarının önemi bir kez daha ortaya çıkmaktadır. Yeni dönemde genç komünistler, öncelikle kamp sunum başlıkları üzerinden ve elbette, kendi kolektiflerinin saptayacağı eksiklikler üzerinden eğitim çalışmalarına hız vermelidirler. Bu eğitim çalışmalarının biçim ve yöntemleri yereller tarafından ihtiyaçlar çerçevesinde belirlenmeli ve marksist-leninist klasikler ve partimizin çizgisini kavrayacağımız kitaplarımızla bütünleşebilmelidir. Eğitim çalışmaları belli periyotlarda düzenli bir biçimde gerçekleştirilmelidir. Bu yapılabildiği ölçüde kampımız, “düşünen ve savaşan militanlar”ı yaratmada bir adım olabilecektir. Genç komünistler kamp sürecinde gösterdikleri ısrarı eğitim çalışmalarında da gösterebilmelidirler.

Yazımızın girişinde yaptığımız alıntıda vurgulandığı gibi; ideolojide, politikada, değerler sisteminde alacağımız mesafe, belirleyici bir alan olan mücadelenin pratik ayağında da somutlanabilmek durumundadır. Eğitim çalışmaları üzerinde yaptığımız vurgu elbette pratik ayağıyla birleştirilmelidir. Bu da kendisini, yayın üzerinden ve pratik-politik faaliyette yaşadığımız sorunların ve zayıflıkların aşılması noktasında gösterilecek ısrarda somutlayacaktır.

Yeni döneme ilişkin

Kamp sürecinde ayrıntılı bir tartışmaya konu olan merkezi gençlik yayınımız üzerine birkaç noktayı vurgulayalım. Merkezi gençlik yayınımız, politikalarımızı geniş gençlik kitlelerine ulaştırmanın ve örgütlenmenin bir aracıdır. Bu nedenle yayınımızın, amacına uygun bir biçimde en etkin kullanımını hedeflemeliyiz. Yayınımızı politik olarak beslemeli, güçlendirmeli, katkıları düzenli olarak örgütleyebilmeliyiz. Genç komünistler önümüzdeki dönemde hem merkezi gençlik yayınımıza daha etkin bir katkı sunmalı, hem de yayını daha etkin ve yaygın bir biçimde kullanabilmelidirler.

Tartışma başlıklarımız içerisinde olan ancak tartışılamayan kitle çalışması ve örgütlenme sorunları konusunda da genç komünistlerin önünde bir dizi görev durmaktadır. Genelde yaygın ve güçlü bir politik-pratik faaliyet örebilsek de, bu çalışmaların örgütsel planda karşılığını yeterince alamadığımız açıktır. Ayrıca birleşik ve kitlesel bir gençlik hareketi yaratma noktasındaki ısrar ve çabamız da henüz bir karşılık üretememiş olabilir. Ancak bu alanlarda yeterince mesafe alamamış olsak bile, ısrar ve irade kırılması yaşamadan yol yürümesini başarabilmeliyiz. Bununla birlikte, bu kadar yoğun bir çalışma pratiğinin örgütsel alanda sonuç üretememesinin nedenlerini tartışmalı, kendimize eleştirel bir gözle bakmasını bilebilmeli, eksikliklerimize çubuk bükebilmeliyiz.

Yerel çalışma alanlarımız, yeni döneme başlarken, örgütlenme sorununun aşılması gereken temel bir sorun olduğu bilinciyle hareket etmelidirler. Bu noktada bir dizi deneyime sahip bulunuyoruz. Bu deneyimleri irdelemeli, zayıf kaldığımız noktaları bilince çıkarabilmeliyiz.

Önümüzdeki dönemde esnek örgütlenmeler yine gündemimizde olacaktır. Bununla beraber yerel yayın faaliyetlerimiz gözden geçirilebilmeli, varsa olanaklarımız bu doğrultuda seferber edilmeli, yerel yayın çalışmamız mevcutsa daha etkin kullanımının yolları belirlenmelidir. Klüpler, öğrenci toplulukları, meslek odaları etkin bir müdahaleye konu edilebilmelidir.

Ayrıca yeni dönemde çalışma alanlarımız olarak yurtlara yüzümüzü dönmemiz gerekmektedir. Bu yeni dönem krizin etkileri gençlik üzerinde kendisini daha da yakıcı olarak gösterecektir. Barınma sorunu da bunlardan birini oluşturmaktadır. Bu yönlü bir politik çalışma ihtiyacının yanında, yurt deneyimleri de göstermiştir ki, örgütlenme sorununun çözüm halkalarından birini de bu alanlar oluşturmaktadır. Bu alanlara yapılacak müdahaleler işçi ve emekçi çocuklarını politikleştirip ileriye çıkarmayı kolaylaştıracaktır.

Daha güçlü bir komünist gençlik örgütü için ileri!

Kampımız birtakım eksiklikleri barındırmakla beraber başarıyla sonuçlandırılmıştır. İdelojik-politik eğitim alanında bir adım atılmıştır. Kolektif yaşayışın anlamlı örnekleri sergilenmiştir. İç illegalite ve güvenlik ile birlikte devrimci bir örgütün yaşamsal önemi kavranmıştır. Sıra, bu adımı daha güçlü bir biçimde ileriye doğru taşıyabilmektir. Sıra, partimizle aramızdaki ideolojik açının kapanmasında gösterilecek azami çabadadır. Sıra, her alanda partili kimliğin gereklerini yerine getirmek, iç işleyişimizi bu noktada tekrar gözden geçirerek düzenlemektedir. Sıra, yoldaşlık ilişkilerini kuvvetlendirmek, yaşamın her alanında devrimci değerleri oturtmaktadır. Sıra, partiyle bütünleşme iddiasını somutlamaktadır. Sıra, bu bilinçle gençlik hareketinde tuttuğumuz misyonu kavrayarak daha güçlü bir komünist gençlik örgütü yaratmaktadır.

Kampla birlikte atılan adımlar, yeni dünyayı yaratacak yeni insanların adımlarıdır. Yeni dönemde genç komünistler birleşik, kitlesel, militan bir gençlik hareketi yaratma çabasıyla birlikte harekete önderlik edecek olan komünist gençlik örgütlerini büyütecek ve güçlendireceklerdir! “Gençlik gelecek, gelecek sosyalizm!” şiarını somutlayacaklardır!

Genç Komünistler

(Ekim Gençliği’nin 15 Eylül - 15 Ekim 2009 tarihli 119. sayısından alınmıştır)

 

 


Ankara’da Liselilerin Sesi faaliyeti...

Ankara yerelinde, okulların tatil olması ile başladığımız “Devrim Okulu”nda İlkel Toplum, Feodal Toplum, Kapitalist Toplum ve Komünist Manifesto’yu liselilerle birlikte okuyarak tartıştık. Şimdi de faaliyetlerimizi okulların birer ticarethane, öğrencilerin ise birer müşteri olarak görüldüğünü ifade eden “Müşteri Değil Öğrenciyiz, Paralı Eğitime Karşı Mücadeleye! / Liselilerin Sesi” afişleriyle öğrencilere seslenerek sürdürüyoruz.

Afişlerimizi okul duvarlarına, trafolara, otobüs duraklarına ve ara sokaklara yapıştırarak kullandık. Bazı okulların duvarlarına “Eşit, parasız,bilimsel, anadilde eğitim!” ve “Yaşasın devrim ve sosyalizm! / Liselilerin Sesi” yazılamalarımızı yaptık. Faaliyetlerimizi önümüzdeki dönemde de yoğunlaştırarak sürdüreceğiz.

Ankara Liselilerin Sesi