İçindekiler:

1 Ekim 2024
Sayı: KB 2024/16

Direnen halklar kazanacak!
Keskin laflarla suç ortaklığı
Masada emek düşmanı paketler var!
Sermayeye af, emekliye laf...
Emekçiye GSS prim borçları,
Tedbirler eğitim hakkının gaspıdır!
Üç kentte işçi buluşmaları ve paneller
İTO koşulsuz kölelik düzeni istiyor
Türk-İş'te taht kavgaları
İşçi-emekçiler hakları için direniyor!
Zafer direnen emekçinin olacak
TKİP VII. Kongresi: Ortadoğu ve Filistin sorunu
Savaş makinası soykırımı Lübnan'a taşıyor
Nasrallah hayatını kaybetti
Siyonistler barbarlıkta çıtayı yükseltti
Birleşmiş Milletler 79. Genel Kurulu
ABD'deki liman grevinin etkisi
Halkların direnme iradesini kırma histerisi
Avrupa'da vergi uçurumunun iki ucu!
Avusturya'da faşist parti seçimlerde birinci oldu
Wuppertal'da Teslim Demir ve Ulucanlar anması
Engels eylemi davalarının sonuncusu da görüldü
Narin Güran cinayeti...
İktidarın "doğal afetler" karşısındaki acizliği
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

“Tedbirler” eğitim hakkının gaspıdır!

 

“Tasarruf tedbirleri” kapsamında eğitim alanında yaşanan sorunlara ilişkin Eğitim Sen 3 Nolu Şube Başkanı Hüseyin Tosu ile konuştuk. Söz konusu “tedbirlerin” eğitim hakkının gaspı olduğunu vurgulayan Tosu şöyle devam etti:

“Bu değişiklikle birlikte okullara alınacak temizlik görevlilerine kölelik şartları dayatılacak. Haftada 3 gün 560 TL ücret karşılığında bu işin yapılması mümkün değil. Okulların durumu çok kötü. Temizlik malzemesi dahi yok. Okullar kaderleri ile baş başa bırakılmış vaziyette. Okullara ödenek ayrılmıyor. Okullara söylenen şey, ‘sorunlarınızı okul aile birliği ile çözün.’ Oysa devlet okullarında hizmetlerin ücretsiz olması beklenir. Devletten okullara katkı yok, ödenek yok, eleman sağlama yok. Okullarda para toplanmaması gerekir. Ancak devlet ‘kendiniz çözün’ diyor. Bu da eğitim-öğretimin yapılmasını zora sokuyor. En son tasarruf yapılacak yer eğitimdir. Tasarruf yapacaklarsa sermayedarlara yapılan vergi affından vazgeçilsin. Bunlara yönelik bir çaba yokken ilk akla gelenin yoksul halkın çocuklarının gittiği okullar olması kabul edilemez. Bu karardan bir an önce dönülmesi için yürüttüğümüz çalışmalar var. Okul önlerinde, sosyal medyada, il ve ilçe milli eğitim müdürlükleri önünde basın açıklamaları yapıyoruz. Çocuklarımızın sağlıklı ortamda eğitim görmesi için çaba içerisindeyiz.

Tedbir, eğitim alanında uygulanmamalıdır

Ekonomik krizin faturasının emekçilerin sırtına yüklendiğine dikkat çeken Tosu, “Bu tedbirlerden etkilenenler yoksulların, emekçilerin, işçilerin çocuklarıdır” dedi ve emekçi çocuklarının ya MESEM’lerle uzaktan eğitime ya da imam hatiplere mahkûm edildiğine dikkat çekti.

Tedbirler kapsamındaki bir diğer sorunun taşımalı eğitim olduğunu hatırlatan Tosu, çocukların pansiyonlara yönlendirildiğini belirterek şunları ifade etti:

“Çözüm taşımalı ya da pansiyon eğitim değil. Çözüm her mahallede her köyde var olan ve iktidar tarafından kapatılan okulların yeniden açılmasıdır. Bu sağlanana dek taşımalı eğitimin 50 km’ye kadar çıkarılması ve çocukların eğitiminin önündeki engellerin kaldırılması gerekiyor. Taşımalı eğitimden etkilenenler yine şehrin çeperlerindeki yoksul insanlardır. Tasarruf tedbirlerinin sonucu yoksulların, emekçilerin çocuklarının eğitim-öğretim hakkının elinden alınmasıdır. Tedbir eğitim alanında uygulanmamalı. Tedbiri kendi şatafatlarına, vergi muafiyetlerine, lüks araçlarına uygulasınlar.”

Temizlik ve taşımalı eğitimin yanı sıra bir üçüncü sorunun çocukların sağlıklı beslenememesi olduğuna dikkat çeken Tosu, “Derin yoksulluğun artması sonucu çocuklarımız sağlıklı beslenemiyor ve temiz suya erişemiyor” dedi.

Çocukların okula aç geldiğini belirten Tosu “Çocuklar gelişemiyor, fiziki olarak büyüyemiyor ve eğitim-öğretimde ne yazık ki başarılı olamıyor” dedi. 

“Örgütlenerek süreç tersine çevrilebilir”

Devamında, “Bu tedbirler bir zorunluluk değil. Bunlar siyasal iktidarın tercihidir. Krizin faturasının, sermayeyi zora sokmadan, emekçilerin sırtına yıkılması bir tercihtir” diyen Tosu, emekçi ailelere şöyle seslendi:

“Bu bir kader değil. Bunların, siyasal iktidarın tercihi ve bakanının sorumluluğunu yerine getirmemesinden dolayı yaşanan sorunlar olduğunu bilmek lazım. Örgütlenerek, mücadele ederek bu süreci tersine çevirmemiz mümkün. Siyasal iktidar ‘zor dönemde herkes elini taşın altına koysun’ gibi söylemlerle, vatan-millet edebiyatı yaparak politikalarını hayata geçiriyor. Siyasal iktidarın bu tercihine karşı emekçiler birleşerek mücadele etmelidir. Herkese bilimsel, parasız, nitelikli eğitim için mücadele etmek gerekiyor.”

Tosu, velileri eylemlerine destek vermeye çağırarak konuşmasını sonlandırdı.

Kızıl Bayrak/ İstanbul

 

İzmir’de eğitim emekçilerinden eylem

 

Saray rejiminin Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK) adı altında gündeme getirdiği saldırı yasası eğitim emekçileri tarafından protesto edildi. Ülkenin birçok kentinde kamu emekçileri, öğretmenlere dönük açık bir saldırı anlamına gelen yasaya karşı alanlara çıkarak tepki gösterdi. 

İzmir’de altı eğitim sendikası, 2 Ekim Çarşamba günü saat 16.30’da İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde bir araya gelerek yasayı tanımadıklarını ve geçit vermeyeceklerini söylediler. 

“Haklarımızı ve taleplerimizi içermeyen Öğretmen Meslek Kanununu kabul etmiyoruz!” yazılı pankartın açıldığı eylemde, sendikalar adına birer konuşma geçekleştirildi. Eğitim İş, Eğitim Sen, Hürriyetçi Eğitim Sen, Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, Anadolu Eğitim Sen ve TEÇ-SEN’in birlikte düzenlediği eylemde yapılan konuşmalarda; kamu emekçilerinin iş güvencesini ortadan kaldıracak, öğretmenliği statülere bölecek bir düzenlemenin kabul edilemeyeceği vurgulandı. Öğretmenlik mesleğinin birçok sorunu varken çıkartılacak yeni yasa ile bu sorunların daha da ağırlaştırılmak istendiği, mülakatlarda başarılamayan elemelerin yasa yoluyla hayata geçirileceği belirtildi. Yasanın geri çekilmesi, kamu emekçilerinin de katılımıyla öğretmenlik mesleğinin var olan sorunlarının gerçekçi çözümü için adım atılmasının bir ihtiyaç olduğu vurgulandı. Açık bir saldırı anlamına gelen ÖMK’ya karşı mücadelenin süreceği söylendi. 

Ankara’da kamu emekçilerinin önüne kurulan polis barikatı “Baskılar bizi yıldıramaz!” ve “Bu daha başlangıç, mücadeleye devam!” sloganlarıyla protesto edildi. Eylemde “Mücadele dersini öğretmenler verecek!”, “Yusuf Tekin yasanı al başına çal!”, “Patronların/Tarikatların bakanı Yusuf Tekin istifa!” sloganları atıldı. Yapılan açıklamaların ardından eylem bitirildi.

Kızıl Bayrak / İzmir