İçindekiler:

13 Aralık 2021
Sayı: KB 2021/Özel-44

Mücadele ve devrimci sınıf ekseni
Erdoğan’ın Çin modeli
CHP mitingi ve sokak eylemleri
TL Avrupa’yı etkiler mi korkusu
İşçi sınıfı sahte vaatlere kanmamalı!
İzmir’de coşkulu eylem!
DİSK Tekstil ihanetlerine devam...
DİSK’ten “Geçinmek istiyoruz” mitingi
“İnsanca ücret” için mücadele çağrıları
‘49’lar Davası ve Kürt hareketinde yeni bir eğilimin doğuşu - Baki Duman
“Garibe Gezer isyanımızdır!”
Fransa sömürgelerinde isyan
İtalya’da bütçeye karşı grev çağrısı
Dünyadan grev ve eylemler
Biden ile Putin arasında video görüşmesi
Pekin’deki olimpiyatlara boykot kararları
Erdal Eren ölümsüzdür!
Okul öncesi eğitim dinci gericiliğe teslim
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

“Garibe Gezer isyanımızdır!”

 

Kandıra F Tipi 1 Nolu Hapishanesi yönetiminin ve gardiyanların cinsel saldırı ve işkencelere maruz bırakarak “intihar” adı altında katlettiği Garibe Gezer için pek çok kentte eylemler yapıldı. “Garibe Gezer isyanımızdır” şiarıyla cinayetin protesto edildiği eylemlerde, kadın tutsaklara yönelik işkence ve saldırılar başta olmak üzere hapishanelerdeki hak ihlallerinin son verilmesi istendi.

İzmir’de Kadınlar Birlikte Güçlü, Kandıra 1 No’lu F Tipi Hapishanesi’nde şüpheli biçimde yaşamını yitiren Garibe Gezer için Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde açıklama yaptı.

“Garibe yaşam doluydu, takipte olacağız”

Kadınlar adına okunan basın açıklamasında hapishanelerin uzun bir süredir hak ihlali ve işkence merkezi haline geldiği belirtilerek, Garibe Gezer’in sürgün süreci ve Kandıra Hapishanesi’nde yaşadığı işkencenin anlatıldığı açıklamada şunlar ifade edildi: “Kendisini bedenen, ruhen, fikren öldürmeye çalışan bu hücreye itiraz etmiş ve itirazını kapı dövme şeklinde duyurmuştu. Kapı dövme olayından sonra tehdit edilip, yerlerde yarı çıplak şekilde sürüklenerek; 4 saat süngerli odada bekletilmişti. Süngerli oda sonrasında tekrar hücreye götürülen Garibe’ye memurlar tarafından cinsel saldırı gerçekleşmişti. Yaşatılan bu cinsel saldırı sonrasında Garibe intihar girişiminde bulunmuştu.”

Gezer’in sürekli dayanışma çağrısında bulunduğu hatırlatılan açıklamada şunlar ifade edildi: “Garibe yaşam doluydu. Son telefon görüşmesinde de ailesine iyi olduğunu belirtmesine rağmen bugün aramızda yok! Garibeyi kaybettik-kaybettirildi. Garibeyi tam tecrit-izolasyon ve her gün öldürme amacıyla kurulmuş olan ceza infaz sitemi, fiziki-psikolojik-cinsel saldırılar neticesinde kaybettik. Yaşatılan bu acının sorumlularının tespiti için süreci takip etmek isteyen avukatlara hem otopsi sürecinde hem de hapishane girişinde engeller oluşturulmuştur. Saklanan her neyse sorumlular oradadır. Sorumluların hesap vermesi adına ilgili infaz kurumundaki tüm sorumluların derhal görevden alınması ve haklarında etkin soruşturma başlatılması gerekmektedir. Takipte olacağız.”

Tutsak Aysel Tuğluk’un sağlık durumunda dikkat çekilen açıklama sloganlarla son buldu.

“Kadın tutsaklara işkence son bulsun”

Ankara Kadın Platformu, Kandıra 1 No’lu Kapalı Hapishanesi’nde işkence ve cinsel istismarla intihara sürüklenerek katledilen Garibe Gezer ve yine Kandıra Hapishanesi’nde tutulan siyasetçi hasta tutsak Aysel Tuğluk için Mülkiyeliler Birliği’nde basın toplantısı düzenledi.

“Kadın tutsaklara işkence, cinsel istismar son bulsun! Garibe Gezer isyanımızdır!” yazılı ozalitin açıldığı toplantıda basın metnini Ankara Kadın Platformu üyesi Semra Demir okudu. Demir tutuklamalara ilişkin hukuksuz sahte “delillerle” gerçekleştiğini belirterek şunları söyledi:

“Kadın mücadelesine yönelik saldırılar dışarda olduğu gibi cezaevlerinde de derinleşerek devam ediyor. Sağlık hakkına kısıtlı erişim pandemi ile birlikte adeta bir işkence biçimine dönüşmüştür. Kadın tutsaklar cezaevlerinde her türlü hak ihlali ile karşı karşıya kalıyor. Kadın tutsaklara cinsel şiddet dahil olmak üzere her türlü psikolojik ve fiziksel şiddet uygulanıyor. Bu uygulamaların tek bir açıklaması vardır. O da erkek egemen iktidarın kadına yönelik işkenceyi siyasi intikam aracına dönüştürdüğüdür.”

“Aysel Tuğluk’un tutukluluğu rehineliktir!”

Aysel Tuğluk’un mücadele hayatı boyunca kadınların kazanımları için uğraştığın belirten Demir şunları vurguladı:

“Aysel Tuğluk’un hafıza kaybı yaşamasını tetikleyen, annesi Hatun Tuğluk’un cenazesinde yaşanan ırkçı ve kadın düşmanı saldırıyı asla unutmuyoruz. Faillerinin düzmece mahkemelerde tutuksuz yargılandığını, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile tebrik fotoğrafları çektirdiğini unutmuyoruz. Bu ırkçı, tekçi, kadın düşmanı iş birliğine karşı hiçbir kadını yalnız bırakmıyoruz! Kocaeli Adli Tıp Kurumu’nun tutukluluğa engel raporuna karşı İstanbul Adli Tıp Kurumu’nun çıkarttığı kararın tıbbi değil siyasi olduğunu, işkencenin sürekliliğine hizmet etmeyi amaçladığını gayet iyi biliyoruz. Aysel Tuğluk’un tutukluluğunun devamı rehineliktir, suçtur!”

Garibe Gezer için yasta değil isyanda olduklarını vurgulayan Demir, KHK ile işinden ihraç edilen sağlık emekçisi Fatma Demirel’in intihara sürüklenmesine dikkat çekti.

İstanbul’da polis engeli

İstanbul Kadıköy’de yapılmak istenen eylem polis tarafından engellendi. Kadınlar Birlikte Güçlü’nün çağrısı ile Süreyya Operası önünde yapılacak olan eylem Kaymakamlık yasağı gerekçesi ile engellendi. Bahariye Caddesi’nde toplanan kadınların önüne polis barikat kurdu. “Katil devlet hesap verecek!”, “Jin, jiyan, azadi!”, “Zindanlar yıkılsın tutsaklara özgürlük!” ve “Aysel Tuğluk serbest bırakılsın!” sloganları atan kadınlar defalarca engellenmelerine rağmen sokakta açıklama yaptı.

Yapılan konuşmada şu ifadelere yer verildi: “Aysel Tuğluk’u sağlık hakkına gasp ederek cezaevinde rehin tutan bu devlet, Garibe Gezer’in ölümünden sorumlu olan bu devlet kadınların eylemini yasaklıyor. Biz bu yasakları kabul etmiyoruz. Erkek devlet şiddetine karşı her yer de sesimizi yükselteceğiz!”

Kocaeli Kadın Platformu ve Kocaeli İstanbul Sözleşmesi İnisiyatifi’nin çağrısıyla eylem gerçekleştirildi. Saat 13.30’da İzmit Merkez’de bulunan Belediye İşhanı önünde bir araya gelindi.

Garibe Gezer’in fotoğraflarının ve “İsyandayız” pankartının olduğu eylemde kadınların yaşadığı şiddet teşhir edildi. Sloganların ardından basın açıklaması okundu.

Açıklamada, Garibe Gezer’in Kandıra Hapishanesi’ne geldiğinden beri uğradığı sistematik şiddetin ve yaşananların kamuoyuna duyurulması yönlü her türlü çabanın engellemeye maruz kaldığı belirtildi.

İntihar ettiği iddia edilen Garibe Gezer’in şüpheli ölümünün tüm yaşananlarla bir katliam olduğu vurgulanarak hapishane yönetimi, savcılık ve Adalet Bakanlığı’nın sorumlu olduğu ve hesabın sorulacağı ifade edildi.

 

 

 

 

 

Tekirdağ Hapishanesi’nde “açık görüş” ve hak gaspları

 

Covid-19 pandemisini fırsata çeviren sermaye devleti, pandemi başından bu yana zindandaki tutsaklara dönük baskı, yasak ve keyfi uygulamalarını sürdürüyor. Pandemi başında çıkarılan infaz yasası ile istismarcılar, faşist çeteciler ve katiller serbest bırakılmış, devrimci ilerici muhalif tutsaklar ise infaz yasası kapsamı dışında tutulmuştu. Pandemi bahanesi ile zindanlarda hayata geçirilen tecrit ve baskı uygulamaları devam ediyor. Adalet Bakanlığı pandemi bahanesi ile iki yıldır yapılmayan açık görüşlerin Aralık ayı itibari ile başlayacağını duyurmuştu. Ancak yeni başlayacak açık görüşlerde de tutsakların birçok hakkı gasp ediliyor.

Tekirdağ F Tipi zindanından gazetemize ulaşan devrimci tutsaklar, pandemi bahanesi ile hak gasplarının ve tecrit uygulamalarının sürdüğünü ifade ettiler.

Buna göre Tekirdağ F Tipi zindanında pandemi bahanesi ile iki yıldır yapılmayan açık görüşlere yeniden başlanırken bir dizi yasak ve dayatma hayata geçiriliyor. Tutsakların ifade ettiklerine göre, açık görüşler yarım saate indirilirken, PCR testi zorunluluğu ve görüşte en fazla iki yetişkin ve bir çocuk şartı ile görüşler kısıtlanmaya çalışılıyor.

Diğer yandan geçtiğimiz hafta bir koğuşa gardiyanların baskını sonucu 5 tutsak Covid-19’a yakalandı. Geçtiğimiz ay Kırıkkale’den Tekirdağ’a sürgünle getirilen PKK’li tutsakların bir kısmı hücrelere dağıtılırken 5 tutsak iki aya yakındır tel kafeste tutuluyor.

Ayrıca pandemi bahanesi ile hapishane içinde spor, iç görüşme vb. uygulamalarla hak gaspları sürüyor.

Kızıl Bayrak / İstanbul