İçindekiler:

16 Nisan 2021
Sayı: KB 2021/Özel-15

Geleceğimiz için 1 Mayıs’a!
Emekçiler saray rejiminin hırslarına kurban gidiyor
Karadeniz’de gerilim sürüyor
“Darbe” demagojisi ve sözün ötesi
“Torba yasa”dan yine sınıfa saldırı çıktı
AKP’nin yeni gelir kapısı
“Pandemi, yasaklar, 1 Mayıs” etkinliği
İşçiler haklarından vazgeçmiyor!
Açık çağrı: Suçlu kim?
Türkiye’nin modern tarihi - H. Fırat
Gençlik mücadelesi ve 1 Mayıs
İEKK: 1 Mayıs’ta alanlara!
DLB: Geleceğimiz için 1 Mayıs’a!
Taşeron işçilerinin Meclis ziyareti
Hatice yoldaş ölümsüzdür!
Partili olma bilinci - Hatice Yürekli
Devrimciler ölmez, devrim davası yenilmez! - Teslim Demir
Rote Hilfe deneyimi 100. yılında!
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

Keyfi yasaklara, polis saldırılarına, gözaltılara rağmen...

İşçiler haklarından vazgeçmiyor
direnişler sürüyor!

 

Sinbo direnişine polis saldırısı ve gözaltı

Sinbo’da Kod-29’la işten çıkarılan Tüm Otomotiv ve Metal İşçileri Sendikası (TOMİS) üyesi Dilbent Türker’in direnişinin 82. gününde 16 Nisan’da koronavirüs nedeniyle valilik yasaklarını bahane eden polis çadır kurulmasını engellemek istedi. Direnişçiler fabrika önünde seslenişlerine devam etti ve bir süre sonra gözaltına alındı.

Gözaltı saldırısını takip eden saatlerde SML Etiket direnişçileri, TOMİS temsilcisi ve Devrimci Gençlik Birliği Sinbo önüne giderek vardiya çıkışında işçilere seslendi. Yapılan konuşmalarda sendikalaşan işçilere dönük saldırılar teşhir edilerek şunlar ifade edildi:

“İstanbul Valiliği’nin yasakları gerekçe gösterilerek direniş çadırı kurulmasına engel olundu, arkadaşlarımız gözaltına alındı. Bugün fabrikalarda 50 milyonu aşkın işçinin aynı havayı solumasına ses çıkarmayanlar, burada haklı mücadelemizi engellemeye çalışıyorlar. Kod 29 yasası kalkana kadar direnişimizi sürdüreceğiz. Direne direne kazanacağız!”

Sinbo’da yaşanan hukuksuzlukların teşhir edildiği konuşmada “Keyfi yasakları tanımıyoruz. Patronların çıkarlarını korumak için alınmış kararları tanımıyoruz. İstanbul Valiliği pandemiyi önlemek istiyorsa Kod 29’u yasaklasın” denildi. İşçilere sendikal haklara sahip çıkma ve birlik olma çağrısı yapıldı. Fabrika önünde yapılan seslenişin ardından desteğe gelenler de gözaltına alındılar. Akşam saatlerinde tüm gözaltılar serbest bırakıldı.

SML Etiket’te saldırı tehdidi

Aynı gün SML Etiket önünde direniş çadırı kurulması da polis tarafından engellenmek istendi. Direnişin 73. gününde sivil polislerin gözaltı tehdidinde bulunduğunu belirten DEV TEKSTİL temsilcisi şu çağrıyı yaptı:

“Bu durumun tamamen keyfi olduğunu, fabrikalarda üretimin devam ettiğini ifade ettik. Çadırımızı kaldırmayacağımızı, mücadelemizin hiçbir şekilde engellenemeyeceğini söyledik. Patronlar ve sermaye işçi sınıfına dönük saldırılarını her geçen gün artırırken işçi ve emekçiler haklarına sahip çıkıyor ve Kod 29’dan işten atılıyor. İktidar bunlara dönük hiçbir önlem almazken, çadırımızı kuramayacağımızı söylüyor. Her türlü saldırıya rağmen çadırımızı sahipleneceğiz, dostlarımızı da dayanışmaya bekliyoruz. Mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz, her türlü saldırıya karşı direneceğiz!”

Direnişçiler de keyfi yasağa ve engelleme girişimine değinerek şunları belirtti: “Bizler SML Etiket üretime devam ettiği sürece burada çadır kurmaya devam edeceğiz. Hiçbir şekilde kimse bizim burada çadır kurmamıza engel olamayacak. Bugün biz işçilere direnişçilere saldırı sadece SML, Sinbo, Migros, PTT değil tüm işçi sınıfına yönelik saldırıdır.”

Vardiya çıkışında işçi kardeşlerine seslenen direnişçiler, baskı ve engellemeyi teşhir ederek işe geri dönene kadar direnişlerini sürdüreceklerini vurguladı.

DEV TEKSTİL temsilcisi Okan Karaçam şunları ifade etti:

“Pandemi koşullarında hiçbir önlem alınmadan çalıştırıldık, ölüme terkedildik. Şimdi de İstanbul Valiliği, İstanbul genelinde eylem ve etkinlik yasağı aldığını söylüyor. Biz çadırımızı kaldırmamızı söyleyen polislere sonuna kadar direneceğimizi söyledik. İşçiler korunmak isteniyorsa önce fabrikalar duracak, işçilere ücretli izin verilecek.”

1 Mayıs’ın da benzer şekilde yasaklanmaya çalıştığına dikkat çekilerek “Biz işçi ve emekçiler buna engel olmalıyız. 1 Mayıs’ta alanlarda olmalı, taleplerimizi sahiplenmeliyiz” denildi.

PTT direnişinde 110 gün geride kaldı

Kod 29’la işten atılan PTT işçileri, direnişlerinin 110. gününde İstanbul PTT Başmüdürlüğü önünde eylem yaptı. SGK İstanbul İl Müdürlüğü önünde önceki günlerde yapmak istedikleri eylemlerde polisin saldırısıyla karşılaşarak gözaltına alınan PTT-Sen üyesi işçiler, 16 Nisan’da Sirkeci’deki PTT Başmüdürlüğü önünde eylemlerini sürdürdü.

Açıklamada işçiler “Eylemlerini direnişin sürdüğü her ilde PTT Başmüdürlükleri önüne taşıyacaklarını” belirttiler. PTT’de tek yetkili sendikanın PTT-Sen olduğu vurgulanan açıklamada, “Taşeron İşçi kardeşlerimize sözümüzdür, karşımıza kim çıkarsa çıksın haklarımızı söke söke alacağız ve Toplu Sözleşmelerimizi alacağız” denildi.

Migros direnişinde 100 gün geride kaldı

Kod-29 ile işten atılan Migros depo işçilerinin direnişi 100. gününde de polisin saldırısıyla karşılaştı. 14 Nisan’da işçilerin, Migros patronu Tuncay Özilhan’ın Beykoz’daki villası önünde yapmak istediği eylemde DGD-SEN üyesi işçiler gözaltına alındı. Eylem öncesi polis ile görüşen DGD-SEN Başkanı Murat Bostancı şunları ifade etti: “Bu kanunlar, yasalar Tuncay Özilhan’a farklı, işçilere farklı mı işliyor. Jet hızıyla dün 15 gün tekrar buraya bir yasak geldi. Peku bu yasalar işçilerin tazinatlarını almak için neden işletilmiyor. beykoz Kaymakamı neden gelip işçilere dair bir adım atmıyor.”

“İşçiler burada Özilhan nerede”, “Direne direne kazanacağız” sloganları atan işçiler gözaltına alındı.

Bayrampaşa belediye işçilerine polis engeli

AKP’li Bayrampaşa Belediyesi’nde Kod-29 ile işten çıkartılan işçilerin 16 Nisan’da yapacakları eylem polis tarafından pandemi bahanesiyle engellendi.

Kod-29 ile işten atılan işçiler, hakları için belediye önünde olduklarını ve eylemlerine izin verilmediğini ifade ettiler.

Bayrampaşa Belediyesi işçileri 30 aydır haklarını alamıyor. İşçiler 2018 yılında imzalanan sözleşmeye uyularak haklarının verilmesini ve işten atılan arkadaşlarının işe geri alınmasını talep ediyor.

Kayı İnşaat işçileri adliye önünde

İnşaat-Sen üyesi Kayı İnşaat işçileri alacaklarının ödenmesi talebiyle eylemlerini sürdürüyordu. İşçilerin 2 yıllık alacaklarını ödemeyen patron Coşkun Yılmaz konkordato ilan etti. Davalarının görüleceği Anadolu Adliyesi önünde eylem yapan Kayı İnşaat işçileri “öncelik işçilere” dedi.

Yapılan konuşmalarda İstanbul Valiliği’nin 1 aylık eylem ve etkinlik yasağına değinilerek şu soru soruldu: “İşçiler fabrikalarda, şantiyelerde, atölyelerde burun buruna çalışıyorlar. Valiliğin yasakları bir tek işçiler haklarını arayınca mı işliyor? İşçilerin hakları yenirken, valiler, bakanlar nerede?”

Söz alan işçiler “Bankalar geri çekilsin, öncelik işçilere verilsin. Sonuç alana kadar bu işin peşini bırakmayacağız” dedi. “Direne direne kazanacağız” sloganları atılarak basın açıklaması sona erdi.

Bakırköy Belediyesi’nde 19. eylem

Bakırköy Belediyesi’nde, toplu iş sözleşmesi (TİS) hakkı başta olmak üzere gasp edilen haklarını geri alabilmek için işçilerin eylemleri devam ediyor. DİSK/Genel-İş İstanbul Avrupa Yakası 2 Nolu Şube üyesi işçiler, salı ve perşembe günleri gerçekleştirdikleri eylemin 19.’sunu 14 Nisan’da yaptı.

Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda yapılan eylemde okunan metinde, yapılmayan TİS üzerine şu ifadeler kullanıldı: “Bakırköy Belediye Yönetimi 2018 Nisan ayından bu yana, şirket değişikliğine gitmiş ve bu yapılan şirket değişikliğine karşı sendikamiz DİSK Genel-İş, her durum da Çalışma Bakanlığı’ndan yetki tespiti almıştır. Alınan yetki tespitlerine her defasında itirazını sürdüren belediye yönetimi, geçen 3 yılda tüm girişimlerimize rağmen toplu sözleşme yapmamak için süreci uzatmıştır.”

Bel Karper’de kazanım

Fransız sermayesi Bel Group’a bağlı, Çorlu’da bulunan Bel Karper fabrikasındaki işçilerin Kod-29 ve sözleşme hakkı için başlattıkları direnişi sürüyor. Tek Gıda-İş Sendikası’na üyelikleri sonrası önce içerideki baştemsilcinin Kod 29’tan atılması, 11 işçinin ücretsiz izne gönderilmesi sonrası direniş başlamıştı.

Yetkiyi yıllar süren davalar sonucu kazanan Tek Gıda-İş ile masaya oturmayı kabul etmeyen Bel Karper’in Türkiye’deki yetkilileri, Tek Gıda-İş’in üyesi oldukları, uluslararası sendikaların Fransa’daki yetkililerle görüşmeleri sonucu ve direnişin etkisi ile işçilere dayatılan ücretsiz izin sürelerini uzatmaktan vazgeçtiler. 12 Nisan’da 11 işçi parça parça işe geri alındı fakat Kod-29 maddesiyle işten atılan baştemsilci işe geri alınmadı.

Direnişine devam eden Tek Gıda-İş baştemsilcisi, toplu sözleşme imzalanmadan, sendika tanınmadan ve kendisi de işe geri alınmadan direnişi bırakmayacaklarını vurguladı.