İçindekiler:

16 Nisan 2021
Sayı: KB 2021/Özel-15

Geleceğimiz için 1 Mayıs’a!
Emekçiler saray rejiminin hırslarına kurban gidiyor
Karadeniz’de gerilim sürüyor
“Darbe” demagojisi ve sözün ötesi
“Torba yasa”dan yine sınıfa saldırı çıktı
AKP’nin yeni gelir kapısı
“Pandemi, yasaklar, 1 Mayıs” etkinliği
İşçiler haklarından vazgeçmiyor!
Açık çağrı: Suçlu kim?
Türkiye’nin modern tarihi - H. Fırat
Gençlik mücadelesi ve 1 Mayıs
İEKK: 1 Mayıs’ta alanlara!
DLB: Geleceğimiz için 1 Mayıs’a!
Taşeron işçilerinin Meclis ziyareti
Hatice yoldaş ölümsüzdür!
Partili olma bilinci - Hatice Yürekli
Devrimciler ölmez, devrim davası yenilmez! - Teslim Demir
Rote Hilfe deneyimi 100. yılında!
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

BDSP’den etkinlik:

“Pandemi, yasaklar, 1 Mayıs”

 

İşçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs’a sayılı günler kala Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu (BDSP) canlı yayın etkinliği düzenledi.

“Pandemi, yasaklar, 1 Mayıs” başlığı ile gerçekleşen etkinliğe meslek hastalıkları konusunda çalışmaları olan Prof. Dr. Zeki Kılıçaslan ve BDSP temsilcisi katıldı.

“Kısmi kapanmalarla salgında felaket yaşanıyor”

İlk olarak söz alan Prof. Dr. Zeki Kılıçaslan salgın sürecini değerlendirerek şunları ifade etti: 

“Türkiye pandemide dünya rekorları kırıyor. Yanlış politikalar sonucu buraya gelindi. Bilim çevreleri dikkate alınmadı. Bu süreç kötü bir yönetiminin nasıl bütün halk sağlığını tehdit ettiğini bir kez daha gösterdi. 145 milyar lira ile 4 haftalık tam kapanma sağlanabilirdi. Ancak bu yapılmadı ve halen sürünüyor. 

“Virüsün eşitlikçi olduğu söylenmişti. Ancak çocukluk çağından beri beslenme, çalışma koşullarının boyutu, yaşam koşulları insanların eşitliğini ortadan kaldırdığı için virüs eşitlikçi değil. Gerekenler yapılmadığı için salgının tepesindeyiz. Gereken zamanda radikal önlemler alınmadığı için salgın sürüncemede kaldı. Kısmi kapanmalarla alınan önlemlerle şu an felaket yaşanıyor. 

“Sendikaların yaptığı çalışmalara bakıldığında işçilerin ölüm ve hastalanma riski en az sağlık çalışanları kadar fazla. Belli önlemler alınmadığı ve tam kapanma sağlanmadığı için yüzlerce işçi öldü.”

Yaygın aşılamanın para ve aşı olmadığı için yapılmadığına değinen Kılıçaslan, halk sağlığı sorunlarının da hastanede değil, sahada çözüleceğinin altını çizdi. 

“Önlemler toplumsal muhalefeti dizginlemenin aracı oluyor”

Ardından söz alan Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu temsilcisi pandemide bir yılın geride kaldığını hatırlatarak şunları ifade etti: 

“Pandeminin ilk günleri itibarıyla bir dizi sorunla işçi ve emekçiler karşı karşıya kaldı. Fabrikalar, pandeminin merkezi haline dönüştü. Baskı ve korku ortamı yaratıldı ve iktidar bu korkudan faydalanarak ekonomik krizle birlikte pandeminin de faturasının işçi ve emekçilerin sırtına yükledi. Kod 29, ücretsiz izin, uzun çalışma saatleri gibi saldırılar hayata geçirildi. T. Erdoğan da bunu bir toplantıda itiraf etti. Hiçbir önlem alınmadan dayatılan çalışma koşulları ile sermayedarların kârları büyüdü. Pandemi döneminde işçi sınıfı yeni bir yıkımla, sosyal, ekonomik, kültürel, siyasal yıkımla karşı karşıya kaldı. Muhalefetin de parçası olduğu sermaye, bir blok olarak işçi sınıfının karşısında yer aldı.”

BDSP temsilcisi, sermaye cephesinin karşısında işçi sınıfının kendi yaşam ve çalışma koşullarını düzeltebilmesi için mücadeleyi yükseltmesinin önemine vurgu yaptı.

Saldırılara karşı direnişlerin önemine dikkat çeken BDSP Temsilcisi, işçilerin mücadelesini dizginleyen sendikal bürokrasiye işaret ederek şunları ifade etti:

“Konfederasyonların kısa çalışma ödeneği uygulaması devam etsin demesi utanç vericidir. İşçi sınıfının öz güçlerine ve taban inisiyatiflerine dayalı örgütsel mekanizmalar olmalı. Bu sağlandığı sürece işçi sınıfını kontrol altına alan her türlü mekanizma dağıtılabilir.”

Tam kapanma konusuna da değinen BDSP temsilcisi önlemlerin amacına da şu ifadeleri kullandı:

“İktidarın aldığı önlemlerin pandemiye karşı olmadığını biliyoruz. Alınan önlemler tamamen göstermelik ve toplumsal muhalefeti dizginlemenin bir aracı olarak kullanılıyor. İşçi sınıfının sağlığını gözeten önlemlerin alınması için sokağı örgütlemeli ve sesimizi duyurmalıyız. Tüm çalışanlara ücretli izin için 1 Mayıs’ta sokağa çıkmalıyız.”

2021 1 Mayıs’ı

Kılıçaslan 2021 1 Mayıs’ına dair “İşçi sınıfı olarak güçlü bir siyaset inşa etmeliyiz. Sağlığımız ve geleceğimiz için bunu yapmak zorundayız” dedi. BDSP temsilcisi ise keyfi yasakların altını çizerek, “Tam kapanma ve ücretli izin için sokağa çıkmak zorundayız. Gerekli önlemleri alarak en kitlesel 1 Mayıs’ı örgütlemeliyiz” dedi.

Kadınların, gençliğin, Kürt halkının, çevrecilerin, küçük esnafın tüm korkulara ve baskıya karşı sokakta mücadele ettiğine işaret eden BDSP temsilcisi “Siyasal sınıf bilincini işçilere taşımak zorundayız. Sınıfı daha güçlü ve birleşik bir biçimde hareket etmeye çağıracak olan bizleriz. Birleşik mücadele zeminlerini güçlendirmek zorundayız. 1 Mayıs Platformu, direnişçilerin ortak platformu bu sorunlara karşı tek, birleşik ve kitlesel bir tepki ortaya koyacak” dedi. 

İktidarın 1 Mayıs ve Taksim korkusuna değinen BDSP temsilcisi “Tek adam rejiminin korkularını gerçeğe çevireceğiz. 1 Mayıs’ta birleşik, kitlesel ve yasakları tanımayan şekilde de sokaklarda olacağız” dedi.

 

 

 

 

 

Direnen işçilerden 1 Mayıs programı

 

Direnişte olan işçiler 1 Mayıs programını açıkladı. Sinbo direnişçisi, SML Etiket direnişçileri, Bakırköy Belediyesi direnişçileri, Bayrampaşa Belediyesi direnişçileri, Tur Assist direnişçisi bir araya gelerek “Direnişçiler olarak 1 Mayıs’a hazırlanıyoruz!” dedi.

“Sınıfımızın taleplerinin damgasını vurduğu 1 Mayıs için direnen işçiler olarak bir araya geldik” denilen açıklamada canlı yayın etkinlikleri ve direniş ziyaret programı duyruldu. Direnen işçilerin çağrısı şu şekilde:

“Direnişçiler olarak 1 Mayıs’a hazırlanıyoruz!

Sınıfımızın taleplerinin damgasını vurduğu 1 Mayıs için direnen işçiler olarak bir araya geldik.

Milyonlarca işçi ve emekçiyi ilgilendiren saldırılar devreye sokuldu. Bu saldırıların başında ücretsiz izin, Kod 29 ve sendikal örgütlenmeye dönük saldırılar geliyor.

Bizler de bu saldırılara karşı sınıfımız adına direnişe geçtik. Biliyoruz ki öne çıkardığımız talepler tüm işçi ve emekçilerin talepleridir. Bunun için 1 Mayıs’ın ön sürecine ve gününe bu taleplerin damgasını vurması gerektiğini düşünüyoruz. Bu taleplerin kazanması için tüm sendikaların, işçi örgütlerinin, demokratik kitle örgütlerinin, gençlerin ve kadınların haklarımız ve geleceğimiz için birleşik mücadeleyi büyütmesi gerektiğini düşünüyoruz.

Bizler direnenlerin bir araya gelmesinin önemli olduğunu biliyoruz. Bir araya gelerek attığımız adımla taleplerimiz uğruna verdiğimiz mücadelelerimizi ortak zeminde buluşturuyoruz. Böylece daha güçlü olacağız. Direnişlerimiz daha güçlenecek, sınıfımıza karşı hayata geçirilen saldırılar karşısında birlikte durma imkânlarımız artacaktır, mücadelelerimiz daha görünür olacaktır.

Direnenler olarak birlikte aldığımız ortak kararlar doğrultusunda bir program oluşturduk.

1 Mayıs’a giderken attığımız bu adımı güçlendirmek için tüm mücadeleci güçleri davet ediyoruz!..

Eylem programı:

Direnişçiler buluşuyor!

17 Nisan Cumartesi 20:30’da Canlı yayın etkinliği

Direnişçilerden basın açıklaması

21 Nisan Çarşamba 12:00 Bakırköy Özgürlük Meydanı

Direnişçiler direnenlerin yanında!

26 Nisan 15:00’de Bayrampaşa Belediye Direnişçilerini,

27 Nisan 15:30’da Sinbo Direnişçisini,

17:00’de SML Direnişçilerini ve

29 Nisan 12:00’de Bakırköy Belediye Direnişçilerini hep birlikte ziyaret edeceğiz.”