21 Temmuz 2020
Sayı: KB 2020/Özel-6

Sermaye rejiminin saldırılarına karşı birleşik örgütlü mücadeleye!
Kürt düşmanlığı pandemide de durmadı
Soygun uğruna parçalanan ülke: Libya
İstanbul Sözleşmesi yine hedefte!
Otomotiv üretimi ve ihracatı dipte, döviz krizi kapıda
“İşçi sınıfının birliğe ve mücadeleye ihtiyacı var”
Havai-fişek fabrikasında toplu iş cinayeti
“Türkiye tarihinin en büyük işsizliği”
Sınıf devrimcisi Elif Alçınkaya’dan işçilere mektup
Metal Fırtına ve devrimci sınıf politikası
İkinci Enternasyonal üzerine
Büyük Fransız Devrimi üzerine
Zirvelerin gölgesinde körüklenen Suriye savaşı
Çin-Hindistan anlaşmazlığı
Devrimci Gençlik Birliği MYK toplantı sonuçları
LGS sonuçları açıklandı
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

Otomotiv üretimi ve ihracatı dipte, döviz krizi kapıda

 

AKP ve sermayenin “üretime ve sömürüye devam” hedeflerine rağmen, pandemi ile birlikte üretimde ciddi daralmalar yaşandı. Üretimin dibe vurduğu alanlardan biri de otomotiv sektörü oldu.

Otomotiv Sanayicileri Derneği (OSD) tarafından yayınlanan veriler, bu yılın ilk yarısında üretimde yaşanan krizi gözler önüne serdi.

İlk 6 ayda traktör haricinde üretim adedi 518 bin 727 adet oldu. Bu, geçtiğimiz yıla kıyasla yüzde 29’luk düşüşe denk geliyor. Geçtiğimiz yılın ilk 6 ayında da bir önceki yıla kıyasla yüzde 13 düşüş yaşanmış ve 735 bin 62 adet üretim gerçekleşmişti.

Bununla birlikte ihracat adedi daha da büyük bir düşüşle 402 bin 179’a geriledi. Geçen yıl ihracat adedi 634 bin 768 olmuş ve 2018 yılına kıyasla yüzde 8’lik düşüş yaşanmıştı. Bu yılın ilk yarısındaki ihracat adedinde ise yüzde 37’lik düşüş gerçekleşti.

OSD üyesi kapitalistler, Mart ve Nisan ayında üretimde kısmi duruşlar yaşadı, fakat Mayıs ayında üretim yeniden başlatıldı ve “normalleşme” ilanıyla tekrar yükselişe geçildi.

Son üç ayda (Nisan, Mayıs, Haziran) otomotivde üretim adetleri 11 bin 164, 63 bin 145 ve son olarak 103 bin 273 oldu.

Yılın ilk yarısında otomotiv fabrikalarında kapasite kullanımı yarı yarıya (yüzde 52) olarak kayda geçti.

Otomotivdeki krizin ötesi

Türkiye kapitalizminin ihracatında önemli (Türkiye İhracatçılar Meclisi verilerine göre yüzde 15’lik pay) bir yere sahip olan otomotivde yaşanan bu daralma, sermaye devletinin döviz gelirleri açısından da ciddi bir sorun teşkil ediyor. Bir diğer başlıca döviz kapısı olarak görülen turizmin de -ilan edilen “seferberliğe” rağmen- kriz yaşaması sermaye iktidarını tam bir açmazla karşı karşıya bırakmış durumda. Zira büyüyen cari açığı karşılamak için tüm kaynaklar tüketilmiş bulunuyor, döviz gelirleri erimiş gözüküyor, Merkez Bankası’nın rezervleri yetmiyor ve yabancı finansman da elde edilemiyor. 

Yağma ve soygun düzeninin bu noktadaki çözümü işçi-emekçilerin ceplerine bir kez daha el atmak oluyor. AKP-sermaye iktidarının “kıdem tazminatı fonu” hazırlığı ve faturayı işçiye-emekçiye keserek sermayeye kaynak sağlama çabaları tam da böyle bir tabloda ortaya çıkmış bulunuyor. Yani işçilerin hakları gasp edilerek kapitalistlerin krizine çözüm aranıyor. 

Krizin bu faturasını işçi-emekçilerin ödeyip ödemeyeceğini; daha fazla işsizliğe, açlığa ve sefalete boyun eğip eğmeyeceğini yine bizzat kendi çizeceği yol belirleyecek. Sendika ağalarının oyalamalarına, düzen partilerinin demagojilerine aldanmak; işçi sınıfı ve emekçileri, daha derin bir sefaletle yüz yüze bırakacaktır. İşçi sınıfı ve emekçilerin buna karşı tek çözüm yolu; sermayeden bağımsız birliklerini ve örgütlenmelerini geliştirmek, krizin faturasını ödememek için sınıfa karşı sınıf mücadelesini büyütmektir.

 

 

 

 

 

Sanayi üretiminde yıllık bazda azalma

 

Pandemi süreci kapitalist ekonomiyi olumsuz yönde etkilemeye devam ediyor. Üretimin düşük kapasitede sürdüğü salgın koşulları sanayi üretiminde düşüş meydana getirdi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), mayıs ayına ilişkin sanayi üretimi verisini açıkladı. Buna göre mayıs ayında sanayi üretimi yüzde 19,9 oranında azaldı.

Sanayinin alt sektörleri (2015=100 referans yıllı) incelendiğinde, 2020 yılı Mayıs ayında madencilik ve taşocakçılığı sektörü endeksi bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 14,2, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 20,6 ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 13,3 azaldı.

Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde, 2020 yılı Mayıs ayında madencilik ve taşocakçılığı sektörü endeksi bir önceki aya göre yüzde 4,5, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 19,3 ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 4,9 arttı.

Yıllık değişimler, takvim etkisinden arındırılmış endeks değerlerinin bir önceki yılın aynı ayına göre değişimini, aylık değişimlerde, mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış endeks değerlerinin bir önceki aya göre değişimini ifade ediyor. 

 

 

 

 

 

Kısa çalışma uygulamasının uzatılması mecliste

 

AKP iktidarının işçi sınıfının çalışma ve yaşam koşullarını ağırlaştıran kapsamlı saldırıları aralıksız devam ediyor. Son olarak, pandemi koşullarını fırsata çeviren AKP iktidarının hazırladığı “mini istihdam paketi” komisyondan geçti.  İşsizlik Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu‘nda kabul edildi.

Teklifte, kapitalistlere yapılan teşvikler ile ilgili düzenlemeler bulunuyor. Pandemi koşullarında normalleşme adı altında sömürünün ağırlaştırılması kapsamında; Cumhurbaşkanı‘nın kısa çalışma ödeneğinin süresini sektörel olarak ayrı ayrı veya bir bütün olarak 31 Aralık 2020 tarihine kadar uzatma yetkisi vb. saldırı başlıkları yer alıyor. İstihdam paketi ile kapitalistlere işçileri ücretsiz izne çıkarma fırsatı sunan uygulama da uzatılıyor.

Yine aynı paket kapsamında, 31 Ağustos’a kadar kısa çalışma başvurusunda bulunan iş yerlerine, kısa çalışmanın sona ermesi ve normal çalışmaya dönülmesi durumunda, başvuru süresini geçmemek kaydı ile 3 ay süreyle asgari ücret prim desteği verilecek. Destek tutarı için İşsizlik Sigortası Fonu kullanılacak. Fon sermayeye peşkeş çekilirken, ücretsiz izin uygulamasını bitiren iş yerleri de fondan yararlanabilecek. Cumhurbaşkanı 3 aylık süreyi, sektörel olarak ayrı ayrı veya bir bütün olarak 6 aya kadar uzatabilecek.

İş yerinin herhangi bir sebeple kapanması, belirli süreli iş sözleşmesinin süresinin sona ermesi, yapılan işin sona ermesi gibi durumlar ise işten çıkarma yasağının dışında olacak. İşten çıkarma yasağı konusunda ise Cumhurbaşkanı en fazla 3’er aylık sürelerle, 30 Haziran 2021’e kadar süre uzatımı yapabilecek.

İş cinayetleri artacak

İş yerlerinde iş sağlığı ve güvenliği uzmanı bulundurma yükümlülüğü ise 3,5 yıl süreyle ertelenecek ve 2024 yılı başında başlayacak. Bu uygulama 50’den az çalışanı olan az tehlikeli işyerleri için geçerli. Söz konusu maddenin yürürlük tarihi ise 1 Temmuz olacak.