24 Mayıs 2019
Sayı: KB 2019/21

Sermayeye ve demir yumruğuna karşı mücadeleye!
Saray rejiminin sonunu hak arayan emekçiler getirecek!
Paranın iki yüzü
İstanbul’u ver(e)miyorlar…
“Tren katliamlarında başka canlar yanmasın diye mücadelemiz”
Faşist baskı ve zorbalığa karşı mücadeleyi büyütelim!
Sermayenin eli kıdem tazminatımızda, bizim elimiz şalterde!
Cem Bialetti grevine dair
Eaton sözleşme sürecinden dersler…
İzmir’de işçiler kıdem tazminatı hakları için buluştu
Devrimci mirası yaşatmak, onu daha ileriye taşımakla mümkündür!
Parti ve geçmişin devrimci mirası - H. Fırat
“Devrimci kuşakların birikimi, işçi sınıfı devrimciliği şahsında güvencededir”
İsviçre 14 Haziran Kadın Grevi’ne hazırlanırken…
Metal Fırtınası’nın 4. yıldönümündeyiz...
Eğitim sisteminde değişmeyen sorunlar
Mesleki eğitimde yeni projeler ve ticarileştirme saldırıları
Sanat politiktir!
Onurlu kavgamızın namuslu kalem işçileri
Tutsak yakınları: ‘Tecrit bitti’ denilene kadar eylemimiz sürecek!
Siyasi tutsaklardan 1 Mayıs mesajları
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Sermayenin eli kıdem tazminatımızda, bizim elimiz şalterde!

Genel grev, genel direniş!

 

Devrimci Tekstil İşçileri Sendikası 12 Mayıs’ta Genişletilmiş MYK toplantısını gerçekleştirdi. Mart ayından günümüze siyasal gelişmeleri ve emekçilere yansıması üzerine etkin tartışmalar yapılırken, seçimlerin hemen ardından açıklanan Yeni Ekonomi Programı saldırısı üzerine gelişmeler konuşuldu. İşçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs’ın ardından yapılan toplantıda alanlara çıkan binlerce işçi-emekçinin temel talepleri üzerine değerlendirmeler ve gözlemler aktarıldı.

Toplantıda ilk olarak faaliyet raporları aktarıldı. Yapılan çalışmalarda kriz, işsizlik ve kıdem tazminatı hakkının gaspı temel gündemleri oluşturdu. Tüm bölgelerde verimli çalışmalar yürütülürken, yapılan çalışmalarda işçi-emekçilerin öfkesinin arttığı, ancak bunun hâlâ örgütlü bir tepkiye dönüşmemesi ile ilgili değerlendirme yapıldı.

Haklarımızı gasp ettirmemek için mücadeleye!

Dünya ve Türkiye’de kriz farklı yönleriyle devam ediyor. Burjuvazi krizin yarattığı ağır bilançoyu işçi sınıfı-emekçilerin omuzlarına yüklemeye devam ediyor. Kıdem hakkının gaspı, mezarda emeklilik, zorunlu BES dayatması, ücretlerin günbegün erimesi, işsizlik rakamlarının 7,5 milyonu aşmış olması saldırıların boyutunu gösteriyor. İnsanca bir yaşam ve çalışma koşulları talebi her geçen gün yakıcılaşıyor. Saldırılar bununla da sınırlı değil. Fatura biz işçi-emekçilere ödetilmeye çalışılırken, patronlara yeni teşvikler peşi sıra açıklanıyor.

Saldırılar karşısında tek seçeneğimiz örgütlenmek, birliğimizi güçlendirmek ve yeni Greifler yaratmak. Bireysel tepkileri, lokal eylemlilikleri birleştirmek, sınıf olarak kenetlenmek.

Sermayedarların saldırılarına karşı her türlü eylemliliği güçlendirecek, eylemli süreçleri örgütleyecek bakışla genel grev, genel direniş çağrısını büyütmeliyiz.

Seçimler çare olmaz, bu düzen dikiş tutmaz!

Referandum, başkanlık seçimi derken yerel seçimleri de geçirmiş olduk. Her seneye birkaç seçim sığdırılan bir toplum olduk. İşçi-emekçilerin geleceğinin seçim sandıklarında olmadığını, tek kurtuluşun ellerimizde olduğunu anlattık. AKP iktidarının güç kaybının göstergesi olan seçimlerin hemen ertesi gün YEP açıklandı. İşçi sınıfı- emekçiler yeni bir saldırı dalgasıyla karşılaştı. Aradan geçen günlerin ardından İstanbul seçimlerinin yenilenmesi kararı alındı. Tek adam rejimi ve AKP iktidarı baskı ve zorbalıkla süreci kendi lehlerine çevirmek için uğraşma derdinde. Sermayedarlar ise açıkladıkları paket programın hemen uygulanması...

Kıdem hakkının gaspına karşı 1 Mayıs alanlarındaydık!

İşçi sınıfının Birlik, Mücadele, Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta, iki sınıfın karşı karşıya geldiği kavga gününde alanları doldurduk. Tüm alanlarda üye ve geniş katılımlı işçi toplantıları, kurultay vb. etkinliklerle 1 Mayıs ön hazırlıkları yapıldı. 1 Mayıs için hazırlanan, 1 Mayıs’ın tarihçesini ve güncel çağrısını yükselten bülteni en geniş işçi bölüklerine ulaştırdık. Açılan standlar, dağıtılan bildirilerle birleşik, kitlesel 1 Mayıs çağrısı yükseltildi. Etkin bir çalışmaya konu olan 1 Mayıs’ın temel gündemi kıdem tazminatı hakkının gasp edilmesi oldu. “Krizin faturasını patronlar ödesin”, “Kıdem hakkının gaspına karşı genel grev, genel direniş” şiarlarını ön plana çıkardık.

Greif İşgali işçi sınıfın hem geçmişi hem geleceğidir!

Greif Direnişi üzerinden açılan davalar bir kez daha gösterdi ki, sendikal bürokrasi işçi sınıfı-emekçilerin mücadelesini bölmeye, mücadeleyi kendi denetimleri ve sınırları üzerinde tutmaya devam edecek. Ta ki devrimci sınıf sendikacılığı anlayışı ile birliğimizi güçlendirinceye dek. Yine Greif Direnişi üzerinden açılan davalarda arkadaşlarımızın verdiği ifadeler gösterdi ki; Greif taban inisiyatifi ve işçi demokrasinin en ileri örneklerinden birini oluşturmuş. Her bir arkadaşımız kürsüden haklı ve meşruluğunu ifade etmiş, direnişlerine sahip çıkmışlardır. Haklılıklarından aldıkları güçle geri adım atmamış ve sendikal bürokrasiyi, ihanetçileri mahkûm etmişlerdir. İşçi sınıfı bu ihaneti asla unutmayacaktır.

Temel başlıklarını sunduğumuz değerlendirmelerin ardından önümüzdeki günlerde daha güçlü bir sınıf hareketi, haklarımızı ve geleceğimizi ellerimize almak için kararlar alındı. Bunların başında;

-Kıdem tazminatı hakkının gaspına karşı etkin bir faaliyet örgütleyeceğiz. Kıdem tazminatı hakkının ne anlama geldiği ve gasp edilmesiyle birlikte işçi sınıfını bekleyen sorunlar üzerine bilgilendirmeler yapacağız. Haklarımızı gasp ettirmemek için “Eller şaltere!” sloganı ile genel grev, genel direniş çağrısını büyüteceğiz. Her türlü eylemli süreci örgütlemek için azami bir çaba harcayacağız.

-Şanlı 15-16 Haziran Direnişi yolumuzu aydınlatmaya devam ediyor. 1960’lı yıllarda büyüyen işçi hareketi dönemin sermaye iktidarını korkutuyordu. İşçi sınıfının örgütlü gücünün büyümesinden ve sınırları aşmasından çekiniyordu. İşçi sınıfı dönemin sendikal ihanetine karşı, haklarını gasp ettirmemek için büyük bir direniş başlattı. Ve onlarca fabrikadan, binlerce işçinin katıldığı eylemler başladı. Ve DİSK’in kapatılması çabası boşa düşürüldü. 15-16 Haziran Direnişi bugün sermayenin saldırılarına karşı yürütülmesi gereken mücadelenin en önemli örneklerinden biri. 15-16 Haziran Direnişi’nin yıldönümü vesilesiyle etkinlikler, toplantılar yapacağız.

-İstanbul seçimleri günlerce yapılan tartışmaların ardından yenilecek. Tek adam rejimi seçimlerde aldığı yenilgiye karşı moral ve siyasal üstünlüğünü kazanmak için hiçbir yasal dayanağı olmadan İstanbul seçimini yenileme kararı aldırdı. Sendikamız sermayenin demir yumruğu olarak nitelendirilen AKP iktidarının bu baskıcı, gerici tutumunu her alanda teşhir edecek, işçi sınıfı ve emekçileri “sınıfa karşı sınıf” bakışı ile örgütlenmeye çağıracak.

-Sendikamızın Genel Kurulu 23 Temmuz’da gerçekleşecek. Genel kurulu sınıfı bekleyen saldırılar karşısında bir kürsüye dönüştüreceğiz ve sınıf sendikacılığı bakışı ile sendikamızı güçlendirecek yeni bir dönemi başlatacağız. Sendikamız hem tüzüğü hem işleyişi açısından sınıf sendikacılığı bakışının ender örneklerinden biri. Bu bakışla tabandan birliğe, işçi demokrasisine dayanan yapısını güçlendirecek yeni bir dönemi kucaklayacak, örgütlenme çalışmasını güçlendireceğiz.

-Sendikamız bülten, sosyal medya vb. gibi kitle iletişim araçlarını örgütleme konusunda yeni planlamalar yaptı.

Devrimci Tekstil İşçileri Sendikası
22 Mayıs 2019