12 Nisan 2019
Sayı: KB 2019/15

Güçlü ve kitlesel bir 1 Mayıs için!..
AKP’nin seçim oyunu
“AKP’nin geriletilmesi” politikasının bilançosu
ABD, işbirlikçi AKP-saray rejimine ayar çekiyor
“Reform” saldırıları ve emperyalist kölelik
Üretimde daralma, işsizlikte tırmanma…
Krizin faturasına, sömürüye, baskıya ve savaşa karşı 1 Mayıs’ta alanlara!
Birleşik, kitlesel ve devrimci bir 1 Mayıs için çağrımızdır!
TÜPRAŞ işçisi: Eylemlerimiz işçi sınıfı için kıvılcım olabilir!
Komünist Enternasyonal’in 100. yılı... Geri çekilme içinde gerileme: Birleşik İşçi Cephesi ve “İşçi Hükümeti” - H. Fırat
TKİP VI. Kongresi Belgeleri... Sınıf hareketinin son yirmi yılı üzerine
Sudan’da dinci diktatör köşeye sıkıştı!
Libya’da savaşın yeni perdesi
İÜ-Cerrahpaşa TBMYO’da gerçekleşen faşist saldırıya dair
Müşteri değil öğrenciyiz, krizin faturasını ödemiyoruz!
“Tacizci, tecavüzcü hoca istemiyoruz!”
Trakya’dan 1 Mayıs çağrıları...
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Ankara Üniversitesi’nde eylem:
“Tacizci, tecavüzcü hoca istemiyoruz!”

 

Ankara Üniversitesi’nin Veteriner Fakültesi’nde görev yapan Prof. Dr. Hasan Bilgili’nin kendisine ait VCOM Hayvan Hastanesi’nde kadın bir hekime tecavüz etmesi, bu ve benzer taciz-tecavüz olaylarının fakültede birçok kez yaşanması ve örtbas edilmesi 9 Nisan’da Dışkapı yerleşkesinde protesto edildi.

Saat 10.30’da Cerrahi Ana Bilim Dalı binasının önünde buluşan öğrenciler dışarıdan gelen ama okula alınmasına izin verilmeyen insanların bulunduğu yerleşkenin Dışkapı Metro kapısına doğru yürümek istedi. Fakat polis bu güzergahtan yürümek isteyen öğrencileri engelleyerek Ana Kapı’dan çıkılması dayatmasında bulundu. Buradan Dışkapı Metro kapısının önüne yapılan yürüyüş sırasında “Tecavüzcü, tacizci hoca istemiyoruz!”, “Yönetim uyuma, öğrencine sahip çık!”, “Cinsiyetçi eğitim istemiyoruz!” ve “Dünya yerinden oynar kadınlar özgür olsa!” sloganları kitle tarafından canlı bir şekilde atıldı.

Dışkapı Metro kapısının önünde buluşulmasının ardından basın açıklaması okundu. Metinde cinsel saldırı özetlendi ve tecavüzcünün daha önce de kendi öğrencilerini taciz ettiği, fakat “yeterli kanıt bulunamadığı” gerekçesiyle bu olayların örtbas edildiği belirtildi. Fakültede daha önce taciz soruşturması geçiren akademik personelin isimlerinin açıklanması gerektiğine dikkat çekilen açıklamada, kadınların hayatın her alanında benzer saldırılarla karşılaştıkları ve üniversitelerde de akademisyenlerin sözlü ve fiziki tacizleri, not vermemek, dersten bırakmak gibi tehditlerle kadınlara benzer istismar ve saldırılarda bulunduğu vurgulandı.

YÖK’ün Toplumsal Cinsiyet Yönetmeliği’nin kaldırılmasıyla bu saldırıların pekiştirilmek istendiği söylenirken “Üniversitelerin bilim üretmesi gerekirken bugün gericiliğin yalıtkan ve üretken bir mevzisi konumuna geldiği”nin altı çizildi. Açıklama, eğitimde gericiliğin ve artık olağanlaştırılmış cinsel şiddet vakalarının yarattığı karanlığa ve sessizliğe dur deme çağrısıyla sonladırıldı.

Polis ablukası: Eylem boyunca baskı ve dayatmalar

Eylemin başından sonuna kadar yoğun bir polis baskısı yaşandı. Fakülte içerisinde yürüyüş yapan öğrencilerin güzergahı polis zoru ile değiştirilirken dışarıdan eyleme destek vermek amaçlı gelen insanların ve basının içeriye girmesine izin verilmedi. Basın açıklamasının sonrasında polis eylemin bitirilmesi için baskı uyguladı.

Öte yandan, eylem sırasında Ankara Yüksel Caddesi’nde 1 Mayıs 2018 günü “İşimizi geri istiyoruz” talebiyle yapılan eylemde 75 yaşındaki Perihan Pulat’ı darp eden ve bundan dolayı ödül niteliğinde 3 bin lira para cezası alan polisin de eylemi izlediği görüldü.

***

Ankara Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi’nde profesör olarak görev yapan Hasan Bilgili özel kliniğinde çalışan genç veteriner hekimi darp ederek tecavüz ettiği için tutuklandı.

3 Nisan gecesi klinikte nöbetçi olan veteriner hekim Ç.B’ye alkol almayı teklif eden Bilgili, önce fiziksel tacizde bulundu. Ancak alkol almayı reddederek kaçmaya çalışan genç kadını yakalayarak zorla alkol içirmeye çalışan Bilgili aldığı darplar nedeniyle kendisinden geçen kadına defalarca tecavüz etti.

Genç kadın gözünü açtığında başında Bilgili’nin arkadaşı S.D’yi gördü. Kendisinin bir şey yapmadığını söyleyerek onu kendi arkadaşları olan bir jinekoloğa götürdü.

Kadına ilaçlar veren jinekolog da şikayetten vazgeçirmeye çalıştı. Ancak eve gittikten sonra yaşadıklarını annesine anlatan Ç.B. sonrasında hastaneye giderek tecavüz ve darp raporu aldı.

6 Nisan’da Nöbetçi Ankara 1. Sulh Ceza Hakimliği’ne çıkarılan Hasan Bilgili “nitelikli cinsel saldırı” suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Tutuklanan Bilgili’nin aynı fakültede ders veren kardeşi hakkında da benzer iddialar ve şikayetler yapılmış olsa da kendisi hâlâ ders vermeye devam ediyor.

 

 

 

 

Mart ayında en az 27 kadın katledildi

 

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, 2019 Mart ayında yaşanan kadın cinayetlerine ilişkin raporunu yayınladı.

Rapora göre; Mart ayında en az 27 kadın öldürüldü, çocuk istismarı ve cinsel şiddet devam etti.

Bu ay işlenen kadın cinayetlerinin 8’i şüpheli ölüm olarak kaydedilirken, 13 kadının neden öldürüldüğü tespit edilemedi ve 6’sı kendi hayatına dair karar almak isterken öldürüldü” bilgilerine yer verilen raporda; “Kadınların kim tarafından, neden öldürüldüğü tespit edilmedikçe; adil yargılama yapılmayıp şüpheli, sanık ve katiller caydırıcı cezalar almadıkça, önleyici tedbirler uygulanmadıkça şiddet boyut değiştirerek sürmeye devam ediyor” denildi.

Kadın cinayetlerinin illere göre dağılımı ise şu şekilde: İstanbul 8, Mersin 2, Antalya 2, Ankara 1, Aydın 1, Bursa 1, Erzurum 1, Gaziantep 1, Hatay 1, İzmir 1, Kırıkkale 1, Kırklareli 1, Kocaeli 1, Konya 1, Tokat 1, Trabzon 1, Uşak 1, Gümüşhane 1.

Mart ayında öldürülen 27 kadının 9’unun kim tarafından öldürüldüğünün tespit edilemediği, 6’sının evli oldukları erkekler, 4’ünün birlikte olduğu erkekler, 4’ünün oğulları, 1’inin nişanlısı ve 1’nin kuzeni, 1’nin boşandığı erkek, 1’nin de damadı tarafından öldürüldüğü belirtildi.

Kadınların 10’u ateşli silahlarla, 3’ü boğularak, 2’si darp edilerek, 3’ü kesici aletle, 1’i yüksekten düşerek öldüğü belirtilirken 8 kişinin nasıl öldüğünün ise tespit edilemediği söylendi.

Katledilen kadınların 7’sinin kendi hayatına dair karar almak istedikleri için öldürüldüğü de raporda belirtildi. Öldürülen kadınlardan 1’inin uzaklaştırma kararı aldırdığı, 2 kadının ise boşanma davasının sürdüğü belirtilirken 24 kadının koruma kararı olup olmadığı hakkında bilgi edinilemediği ifade edildi.