29 Aralık 2017
Sayı: KB 2017/50

Saldırı furyası 2018’de de sürecek
Dinci-gerici iktidarın 2017 yılı icraatları
Tek tip elbise dayatmasına karşı tutsaklarla dayanışmaya
Kimin için kamu düzeni ve güvenliği?
Kalkınma Ajansları gerçeği - 2
Taşerona “kadro” düzenlemesi yasalaştı
TOMİS Genel Kurulu Sonuç Bildirgesi
2017’de işçi ve emekçi eylemleri
2017 işçi sınıfı için sert bir mücadele yılı oldu!
İstanbul’da ihraçlara karşı direniş 45. haftasında
OHAL’iniz de KHK’larınız da düzeninizi kurtaramayacak!
Taşeron işçileri olarak AKP’nin yalanlarına kanmayacağız!
Büyük madenci yürüyüşünün 27. yılı
Patrona kreş teşviği, işçiye aldatmaca
‘İstanbul gençlik meclisi’ kurultay gündemiyle toplandı
Güney Kürdistan’da protesto gösterileri
“Sıradan insanların, sıradan insanlarla birlikte sıradan insanlar için yaptığı devrim”
Katil devlet suçunu gizlemeyecek kadar pişkin
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

TOMİS Genel Kurulu Sonuç Bildirgesi

 

Sendikamızın 2. Olağan Genel Kurulu 24 Aralık 2017 günü Bursa’da Çağdaş Gazeteciler Derneği Lokali’nde başarıyla gerçekleştirildi. Aşağıda maddeler halinde ifade etmeye çalışacağımız bakış ve kararları tüm TOMİS’liler, metal işçileri ve kamuoyuyla paylaşıyoruz.

- Sendikamız TOMİS, 2015 yılında yaşanan Metal Fırtına’nın bir meyvesidir. MESS’e ve işbirlikçisi Türk Metal’in saltanatına karşı ayağa kalkan metal işçileri, mevcut sendikal anlayışların işçi sınıfına bir gelecek vaat etmediği gerçeğiyle bir araya geldi. Yeninin inşasına girişti. Metal işçilerinin gerçek sendikası olan TOMİS’in temellerini attılar. Metal Fırtına’yı yaratan öncü metal işçileri, söz-yetki-karar hakkının işçide olduğu, işçi demokrasisinin işletildiği, gücünü metal işçilerinden alan ve metal işçilerinin emek mücadelesi için bu gücü kullanan sendikamız gerçekleştirdiğimiz genel kurulumuzla artık daha güçlüdür.

- Aradan geçen 2 yılı aşkın sürede sadece patronlar ve MESS’e karşı değil, sermaye düzeninin, hükümetinin, sarı sendikaların saldırılarına karşı da mücadelemizi sürdürdük. Anayasal bir hak olan sendikal tercihini TOMİS’ten yana kullanan metal işçileri fabrikalarda hedefe çakıldı. Yüzlerce üyemiz istifaya zorlandı, işten çıkartıldı, baskıyla, mobbingle karşılaştı, yeri geldi Türk Metal çetesinin saldırılarına maruz kaldık ancak yılmadık ve bugünlere geldik. Geldiğimiz nokta bütün bu saldırılara karşı öncü metal işçilerinin ayakta kalma iradesidir. Bu irade genel kurulumuzla güvence altına alınmıştır. Genel Kurul’da eski bir Ford işçisinin dediği gibi “biz burada 30 milyon işçi-emekçi adına konuşuyoruz!” Herkes bunu böyle bilmeli ve ona göre davranmalıdır. Bizler işçi sınıfının geleceğini temsil ediyoruz. Genel kurulumuzla beraber seçilen MYK’mız ve tüm TOMİS’liler bu bilinçle davranacaktır.

- Genel Kurulumuzu 140.000 metal işçisini kapsayan TİS sürecinde gerçekleştirdik. 2015’te Metal Fırtına’da sarsılan MESS-Türk Metal saltanatı yıkılmayı beklemektedir. Metal işçisinin kazanımına giden yol üretimden gelen gücünü kullanmasından, GREV’den geçmektedir. MESS dayatmalarına ve sendikal ihanete karşı metal işçisi inisiyatifi eline almalıdır. Bugün işbirlikçi sendikaların metal işçisini oyalama hedefli çatal-kaşık eylemleri, üretimi bırakalım durdurmayı yavaşlatmayan yürüyüş ve eylemler hiçbir şey kazandırmayacaktır. İşçi sınıfı üretimden gelen gücünü kullanmalıdır. “Kazanana kadar grev” bakışıyla hareket etmelidir. Bunu başarabilmek sağlam bir taban örgütlülüğünden, kenetlenmiş ve fabrikaya hakim komitelerden geçmektedir. Bu örgütlülüğün ve bakışın sağlanması için TOMİS olarak bütün güçlerimizi seferber edeceğiz. Üyemiz olsun veya olmasın bütün metal işçilerinin ortak hareketini örgütleme bakışıyla davranacağız. Genel Kurulumuz bütün metal işçilerini kucaklayacak, harekete geçirecek bir bakışla TİS sürecine müdahil olma kararı almıştır.

3 yıllık sözleşme dayatmasına karşı 2 yıllık sözleşme talebi, MESS’in sefalet ücreti dayatmalarına karşı taslaklardan geri adım atmama iradesi metal işçilerinin kırmızı çizgileridir artık. TOMİS olarak metal işçilerinin taleplerinin takipçisi olacağız. Olası bir satış karşısında metal işçilerinin yapması gereken açıktır. “Kazanana kadar grev” bakışıyla eller şaltere gitmelidir.

- OHAL ve KHK’lar ile toplum üzerinde baskı ortamı yaratılırken, sınıf ve toplumsal mücadele hedef alınmaktadır. Yasaklanan grevler, eylemler, direnişler bunun en somut göstergesidir. Bizzat Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ağzından çıkan “OHAL’i sermayenin önünü açmak için kullanıyoruz, OHAL’den istifade grevleri yasaklıyoruz” sözleri her şeyi ortaya koymaktadır. TOMİS, OHAL ve KHK düzenine karşı işçi sınıfının fiili-meşru mücadelesini savunur. Nasıl ki sendikamızda kişiler değil taban iradesine ve işçi demokrasisine dayanan seçilmiş komiteler esassa toplumsal yaşama da bu bakışla yaklaşır.

Yakın zamanda gerçekleştirilen Şişecam yürüyüşü, özelleştirmeye karşı maden işgali, işten atmalara karşı HT Solar işgali, 3 yıllık sözleşme dayatması ve sefalet ücretlerine karşı Klüh işçilerinin eylemi OHAL koşullarında da eylemlerin, direnişin örgütlenebileceğinin en açık örnekleridir. Ancak, bütün bu direniş ve eylemlerde sarı sendikalar, işçi sınıfının mücadelesine sırt çevirmiş, işçi sınıfının direniş ve eylem kararlılığının önüne geçmiştir. Ya sınırlı kazanımlarla süreçlerin bitmesine ya da hiçbir kazanım elde edilememesine neden olan bu işbirlikçi sendikal anlayış artık aşılmalıdır. Bunu başarmak için işçi sınıfının bilinç ve örgütlülük düzeyinin yükseltilmesi şarttır. OHAL koşullarında elleri kolları bağlı oturanlara ve sermayeye diz çöken sendikal anlayışların aksine OHAL koşullarında fiili-meşru eylem çizgisini hayata geçirmek gerekmektedir. TOMİS’in kurulmasına vesile olan Metal Fırtına, taban iradesinin ve fiili direniş, fiili grev bakışının açığa çıkmasıdır. OHAL, işçi sınıfına karşıdır. Ve işçi sınıfının mücadelesiyle OHAL ve KHK düzeni son bulacaktır. Genel Kurulumuz, OHAL ve KHK düzenine karşı işçi sınıfını bilinçlendirme, harekete geçirme hedefiyle çalışmalar yürütme kararı almıştır.

- Hükümet istihdam seferberliği adı altında son bir yılda 1,5 milyon işçiyi istihdam ettiğini açıklarken işsizlik rakamları her nedense düşmemekte, patronlara teşvikler artmakta, İŞKUR üzerinden veya bir dizi program kapsamında patronlara kıyaklar yapılmaktadır. İşsizlikle terbiye edilmeye çalışılan işçi sınıfına ucuz işgücü olmak dayatılmaktadır. Bütün bu süreçte birçok fabrikada işçi sayısı artmasına rağmen binlerce öncü metal işçisi işten çıkartılmıştır. Özellikle Metal Fırtına’da öncü rol oynayan, TOMİS çalışması içerisinde yer alan işçiler hedefe çakılmıştır.

TOMİS işten atma saldırıları karşısında fabrika önlerinde eylemler, direnişler örgütleme bakışıyla hareket etmiş, gerçekleştirdiği bu eylemlerle işten atma saldırılarının devam etmesini birçok fabrikada engellemiştir. Genel Kurulumuz, keyfi işten atmaların yasaklanması için şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da fiili meşru eylem çizgisinde direnme ve çalışmalar yürütme kararı almıştır.

- Kadın işçiler fabrikalarda emek sömürüsünün yanında, cinsel tacize, mobbinge ve baskıya maruz kalmaktadır. Birçok fabrikada yöneticiler, ustabaşılar, hatta sözde sendika temsilcileri tarafından oluşturulan bu şiddet ve baskı ortamının hedefi işçi sınıfını baskı altına almak ve üretimin devamlılığını sağlamaktır. Sendikamız fabrikalarda kadın işçilere yönelik baskıya, şiddete, tacize son vermek için kararlılıkla mücadeleye devam edecektir. Yazaki’de yürüttüğümüz örgütlenme çalışmasında gündemimize aldığımız taciz sorununu kararlı bir şekilde işlememizin yarattığı sonuçlar ortadadır. Üyemiz Dilek Gültekin OHAL koşullarında Gemlik Serbest Bölge’de bir kadın işçi olarak direnmiş ve başta Yazaki olmak üzere bütün ülkenin gündemine girmiştir. Bu direnişin sendikamızın kadın işçilerin sorunlarına yaklaşımının da işten atmalara karşı direniş ve OHAL koşullarında fiili meşru mücadele kararlığımızın bir sonucudur. TOMİS olarak bu iradenin sürdürücüsü olmaya devam edeceğiz.

- İşçi sınıfının toplamını ilgilendiren asgari ücret tartışmaları devam etmektedir. Patronlarla hükümetin ortaklığında işçi sınıfına sefalet ücreti kabullendirilmeye çalışılmaktadır. Enflasyon oranlarının altında zam önerileri, çalışma bakanının işçi sınıfından fedakarlık talebi, yoksulluk sınırının 5.000 lirayı geçtiği bir tabloda işçi sınıfıyla dalga geçmektir. TOMİS, vergiden muaf insanca yaşamaya yeten asgari ücret talebini savunur ve bunun hayata geçmesi için mücadele eder. Genel Kurulumuz bu bakışı hayata geçirme kararlılığını bir kez daha ortaya koymuştur.

- Geçtiğimiz yıl hayata geçirilen zorunlu BES uygulaması, Kıdem Tazminatı Fonu ile kıdem tazminatlarımızın gaspının yolunun açılması, İşsizlik Fonu’nun patronlara peşkeş çekilmesi, KHK’larla özelleştirmelerin hayata geçirilmesi sermayenin, AKP hükümeti eliyle hayata geçirdiği sınıfa yönelik saldırıların yalnızca öne çıkanlarıdır. TOMİS Genel Kurulumuz, bu saldırılara karşı sistematik mücadele yürütme kararı almıştır.

- Patronlar dört bir koldan mesleki eğitim tartışması yürütmektedir. Bu tartışmayı nitelikli, ucuz iş gücü ihtiyaçlarını karşılamak için yapmakta, bütün eğitim sistemini kendi ihtiyaçlarına göre şekillendirmekte, fabrikalarda stajyer ve çırak adı altında asgari ücretin 3’te 1’ine veya daha da azına köle işçi gibi çalıştırmaktadırlar. Stajyer öğrenciler, meslek liseliler ve MYO’lular işçi sınıfının bir parçasıdır artık. Bu bakışla hareket eden sendikamız bu alanda çalışmalar yürüten emek ve gençlik örgütleri ile çalışmalar yürütecek, kendi çalışma alanlarımızda mesleki eğitim kapsamındaki sorunlarla ilgilenecek ve genç yaşlarda kapitalizmin sömürü çarkları arasına giren stajyer işçilerle ortak mücadele zeminleri yaratacaktır. Buradan genel kurulumuz olarak bu alanı önümüze alacağımızı ilan ediyoruz. Tüm öğrenci işçilere de çağrımızdır: TOMİS’le hareket edin, beraber kazanalım.

Bu çerçevede, Genel Kurulumuz 14 Ocak’ta İstanbul’da gerçekleştirilecek olan Mesleki Eğitim Kurultayı’na katılma kararı almıştır.

- Genel Kurulumuzda, yeni MYK’mızın TOMİS’in mücadele anlayışı ve ilkeleri üzerine hazırladığı deklarasyonun Genel Kurulumuzun ortak iradesi olarak kamuoyuna ilan edilmesi kararlaştırılmıştır.

- TOMİS Genel Kurulu, başta TOMİS’in MYK’sından başlayarak, tüm yerel ve taban örgütleri ve tüm üyelerini kapsayan bir eğitim seferberliği içerisine girme kararı almıştır. TOMİS’in mücadele anlayışının ve ilkelerinin bilince çıkartılması, üretim süreçlerinden toplumsal gelişimin yasalarına, kapitalizmin ekonomik işleyişinden tarihe sınıflar savaşımı perspektifinden bakmaya, dünya ve Türkiye işçi sınıfının mücadele tarihinin, ondan çıkartılacak derslerle beraber kavranması TOMİS’in güçlenmesi için önemli bir yerde durmaktadır. Bu kapsamda genel kurulumuzun ardından toplanacak ilk MYK toplantımızda ayrıntılı bir planlama yapılacaktır.

- Genel Kurulumuz çalışmamızın olduğu bütün yerellerde çalışmanın genişlemesini, kendi zeminine kavuşmasını, şubelerin açılmasını hedef olarak önüne koymuştur. Bunun olanaklarının yaratılmasında başta MYK olmak üzere tüm TOMİS’lilere büyük görevler düşmektedir. Herkes taşın altına elini koymalıdır.

***

Sonuç olarak, gerçekleştirdiğimiz genel kurulumuz, kuruluş ilkelerimizin ve mücadele anlayışımızın tüm üyelerimizce bilince çıkartılması, kamuoyuyla tekrardan paylaşılması, işçi sınıfının kurtuluşu mücadelesinde yerimizi alacağımızın irade ve kararlılığı anlamına gelmektedir. Metal işçilerinin tek gerçek sendikası TOMİS’tir. TOMİS, bugünkü niceliğinden bağımsız olarak niteliği, ortaya koyduğu anlayışla metal işçilerinin sendikasıdır. TOMİS’i büyütmek ve metal işçileriyle buluşturmak için genel kurulumuzun bir sıçrama tahtasına dönüşmesi umudu ve çabasıyla mücadeleye devam.

TOMİS Merkezi Yönetim Kurulu

27 Aralık 2017

 

 

 

 

Akkim’de sendika düşmanlığı devam ediyor!

 

Sendikalaştıkları için işten atılan Akkim işçileri fabrika önündeki çadırda direnişlerini sürdürüyorlar. Diğer yandan Akkim patronunun sendika düşmanlığı da devam ediyor.

Fabrikanın ruhsatsız olarak işletilen polimer bölümünde çalışan sendika üyesi bir işçi de 20 Aralık’ta işten çıkarıldı. İşten çıkarıldıktan sonra direniş çadırındaki yerini alan Akkim işçisi Sefa Yaman, uzun süredir sendikal faaliyet yürütmesinden kaynaklı içeride mobbinge maruz kaldığını, son olarak da işten çıkarıldığını belirtti.

Akkim işçilerini 21 Aralık’ta ziyaret eden sınıf devrimcileri Petrokimya İşçileri Birliği Bülteni’nin ilk sayısını işçilere dağıttılar. Akkim direnişçilerinin röportajının da yer aldığı bülten işçiler tarafından ilgiyle karşılandı.

 

 

 

 

14 Ocak’ta Mesleki Eğitim Kurultayı’nda buluşalım!

 

Sermaye düzeni, işçi sınıfının boynundaki sömürü zincirlerini kalınlaştırma hedefindedir. Bu kapsamda birçok saldırı yasası hayata geçirmektedir. Esnek, kuralsız, güvencesiz, taşeron çalışma, düşük ücretler kural haline getirilmiş durumdadır. Baskılar, engellemeler, grev yasakları rutinleşmiş, çalışma ve yaşam koşulları işçiler için çekilmez hale gelmiştir. Patronlar sınıfı servetlerine servet katarken, işçiler daha fazla yoksullaşmaktadır.

Tüm bunlara son dönemde mesleki eğitim kurumlarının sermayenin ihtiyaçlarına göre düzenlenme çalışmaları eklenmektedir. Bugün bizlere sefalet ücretlerine kölece çalışmayı reva görenler, işçi sınıfının genç unsurlarını bu koşullara hazırlamaya çalışmaktadırlar. Gençleri ucuz, nitelikli iş gücü olarak kölece çalışabilecek işçiler haline getirirken, bizlerin de ayaklarındaki zincirlerini kalınlaştırmayı hedeflemekteler.

Mesleki eğitim alanı sınıf mücadelesinin bir parçasıdır. Sermaye son dönemde attığı tüm adımlarda sınıf mücadelesinin bu önemli alanını teslim almaya çalışmaktadır. 14 Ocak’ta gerçekleştirilecek olan “Devrimci bir sınıf hareketi için Mesleki Eğitim Kurultayı” sermayenin saldırıları karşısında bu alanın sorunlarını kapsamlı bir tartışma konusu haline getirme ve çözümler üretme hedefindedir.

Metal İşçileri Birliği olarak bu kurultayı sınıf mücadelesi açısından önemsiyor, destekliyor ve başta fabrikalarda bulunan stajyer işçiler olmak üzere tüm metal işçilerini kurultaya davet ediyoruz.

Metal İşçileri Birliği

26 Aralık 2017

 

 

 

 

Sömürüye karşı 14 Ocak’ta Mesleki Eğitim Kurultayı’nda buluşalım!

 

Tüm planlarını biz işçileri nasıl daha fazla sömüreceği üzerinden yapan sermaye, mesleki eğitimi de bu çerçevede ele almaktadır. Türkiye ve dünyadaki mesleki eğitim kapsamındaki düzenlemelere baktığımızda sermayenin nitelikli iş gücü ihtiyacının ve teknolojideki gelişmelerin belirleyici olduğunu görmekteyiz....

Birçok alt dalı bulunan petrokimya iş kolunda, her bir dal için özel sanayi alanları kurulduğu gibi, özelleşmiş meslek liseleri ve meslek yüksekokulu bölümleri de yer almaktadır. Örneğin Plastikçiler OSB bölgesinde plastik üzerine meslek lisesi bulunurken, rafinerilerin olduğu illerdeki üniversitelerde, direkt bu alana hizmet edecek bölümlere özel olarak yer verilmektedir. Liselerin de, üniversitelerin de sermayenin hizmetinde şekillenmesi sonucunda gençlik, henüz okul sıralarında sömürülmeye başlanmaktadır....

Petrokimya İşçileri Birliği olarak, iş kolunda yaşanan sorunlardan yola çıkarak sınıfın toplam sorunlarını irdelemek; iş kolundaki mücadele dinamiklerinin sınıf mücadelesine kan taşımasını sağlamak; okul sıraları ile fabrikalardaki mücadeleyi aynı zeminde örgütlemek için kurultayın önemli olduğunu düşünüyoruz. Petrokimya iş kolundan işçiler ve stajyerler başta olmak üzere tüm herkesi kurultayda buluşmaya çağırıyoruz.

Petrokimya İşçileri Birliği

 
§